Yeni bir araştırma, mobilite için uygunlaştırılmış çalışma ortamlarının sağlık organizasyonlarındaki çalışanlar üzerinde olumlu bir etki yarattığını gösteriyor
Bir Hewlett Packard Enterprise şirketi olan Aruba‘nın sponsorluğunda Economist Intelligence Unit (EIU) tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre, işyerinde veya dışarda mobil teknolojinin kullanımı, sağlık sektörü çalışanlarının verimliliklerine ve işten memnun olmalarına olumlu olarak etki ediyor.
Çalışanların yaklaşık onda altısının (yüzde 59) mobil teknolojinin bir sonucu olarak işlerinde daha verimli olduklarını bildirirken, yaklaşık yarısı (yüzde 48) işverenlerinin mobil çalışma uygulamalarının iyi bir sağlayıcısı olduğunu hissederlerse işlerinden daha memnun oluyorlar.
Çalışanlar için mobil teknoloji kullanımı son yıllarda popülerlik kazanırken, bazı hastaneler tıbbi cihazlarda parazit yaratacağı korkusu ile hastane binası içinde mobil telefon kullanımını hâlâ sınırlıyorlar. Bununla birlikte raporda, çalışanların mobilite taleplerinin artık göz ardı edilemeyeceği bir noktaya gelmekte olduğumuz ileri sürülüyor: Sağlık çalışanlarının neredeyse üçte biri (yüzde 29) mobil cihazlarını iş için kullanmalarına izin vermeyecek bir şirkette çalışmayacaklarını belirtiyorlar.
Katılımcıların, daha üretken, sadık, yaratıcı ve işten memnun olmalarında neyin etken olduğu sorusuna verdikleri cevaplara ilişkin olarak, EIU raporunda birkaç önemli eğilim dikkati çekiyor:
- Yüzde 39‘u, her zaman her yerde çalışmanın işten memnun olma konusunda en büyük etkiyi yaptığını söylüyor.
- Çalışanların yüzde 38‘i, etkin bir şekilde iş birliği yapma yeteneğinin, işlerindeki yaratıcılıkları üzerinde önemli bir etkisinin olduğunu söylüyor.
- Yüzde 31‘i, sadakat için en büyük etkinin ofiste istenen yerde çalışma özgürlüğü olduğunu belirtiyor.
Çalışma aynı zamanda, mobilite için optimize edilmiş işyerlerindeki sağlık hizmeti çalışanlarının daha sadık (yüzde 36) ve işlerinde (yüzde 41) daha yaratıcı olduklarını ileri sürüyor.
İlginç bir şekilde sağlık çalışanlarının yaklaşık yarısı (yüzde 47), şirketinin mobil teknolojiyi kullanımını ‘iyi’ veya ‘öncü’ olarak nitelendiriyor. Bununla birlikte araştırma, iyileştirme için hâlâ gidilecek yol olduğunu söylüyor.
Her on sağlık kurumundan sekizi, mobil cihazların iş için nasıl daha verimli kullanılabileceği konusunda bir eğitim vermiyor. Kurumların yüzde 68’i çalışanlarına mobil cihazlar için Slack veya Gchat gibi dijital iş birliği araçları sağlamıyor.
Aruba Türkiye Ülke Müdürü Ersin Uyar bu konuda şunları söyledi: “Sağlık sektörü, giyilebilir cihazlar ve hasta sağlığına inanılmaz katkılar yapan kişisel fitness uygulamaları ile birlikte, her zaman yenilikçiliği ile ilgi odağı olmuş, mobil teknoloji devriminin öncüsü olarak tanınmıştır. Spektrumun diğer ucunda da çalışanlar için daha iyi mobil uygulama açısından net bir talep var.
“Bu bulgular, sağlık sektörünün yalnızca çalışanların memnuniyetini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda halka sağlanan hizmeti de güçlendirecek gerçek bir fırsata sahip olduğunu göstermektedir. Bu hedefe ulaşmak için, işverenler büyüyen mobil işgüçlerini genişletmek amacıyla gerekli olan eğitim ve araçları sağlamalıdırlar.”