Türkiye, Ar-Ge ve İnovasyonda Sürdürülebilirliği Sağlıyor

Türkiye 100’üncü yılında yükselişini sürdürürken açıklanan Türkiye 2023 Ar-Ge ve İnovasyon Raporu, Ar-Ge ve inovasyonda artışların yaşandığını ancak, daha yüksek katma değer üretmek için yolun başında olduğunu ortaya koyuyor.

Ar-Ge personeli ve harcamalarında özel sektörün güçlendiği, ihracatta yüksek teknolojinin payının katma değeri yükselttiğini bunun da inovasyonun sürdürülebilirliğini sağladığı açıklandı. Türkiye’nin patentte uluslararasılaşma, teknoparklarda verimlilik ve akademide nitelik konusunun yeniden analiz edilerek iyileşmesinin gelişmeyi hızlandırıcı etkisi olduğunun altı çizildi.

Cumhuriyet’in 100’üncü yılında, her yıl Türkiye’nin gelişme trendini belirleyen Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu’nda bu yıl çarpıcı sonuçlar yer alıyor.

Bu yıl dördüncüsü açıklanan Türkiye Ar-Ge İnovasyon Raporu Direktörü ve raporu hazırlayan Ser Akademi Genel Müdürü Dr. Ömer Özdinç, Ar-Ge ve inovasyon tarihinin son 16 yılında olan bir ekip olarak dünya çapında onlarca veriden çıkan sonuçlar ışığında raporu hazırladıklarını belirterek, “Türkiye’nin 100’üncü yılında yüz yıllık birikimimizi değerlendirme ve ülke olarak katettiğimiz mesafeyi görme imkanını rapora yansıttık. Bugün, yukarıda saydığımız alanlarda ulaştığımız seviye, tam arzuladığımız düzeyde olmasa da bu ülkeyi bizler ve çocuklarımız için hür bir vatan kılmak uğruna canını veren şehitlerimizin ve Cumhuriyetimizin kurucularının çabalarının boşa gitmediğini göstermektedir.” şeklinde konuştu.

Ekonomik bağımsızlık göstergesi olan imalat sanayi ihracatında 1962 yılında 4 milyon dolar civarındayken, Dünya Bankası verilerine göre bugün 190 milyar dolara yaklaştığının altını çizen Özdinç şöyle devam etti:
“Son 60 yılda dünyada bu değeri en çok artıran ilk 3-4 ülkeden biriyiz. Üstelik yüksek teknoloji ve orta-yüksek teknolojinin toplam payı bu tutar içinde %35’i aşmıştır. 1962’de 70 ülke içinde 43’üncü sırada olan Türkiye, bugün 103 ülke içinde Avusturya, İsveç, Macaristan, BAE, Slovakya, Danimarka, Brezilya, Romanya ve İsrail’in üzerinde 21. sırada yer almaktadır. Bu veri, imalat sanayi ihracatında muasır medeniyetlerden uzak olmadığımızı ancak, daha iyisini yapmamız gerekiyor ama doğru yoldayız.”

Ar-Ge ve inovasyonun karnesi bu raporda

Türkiye ekonomisinin bugünü ve geleceğine ışık tutan araştırma, geliştirme ve inovasyon odağında verileri anlamlandıran Türkiye 2023 Ar-Ge ve İnovasyon Raporu, Türkiye’nin Ar-Ge personelinin artmaya devam etmesinin yanında, 12 yıl önce sadece yükseköğretimin yarısı kadar Ar-Ge personeli istihdam eden özel sektör, Ar-Ge personeli istihdamında yükseköğretimi geçti. Bu da özel sektörün Ar-Ge yatırımlarına daha çok odaklandığını gösteriyor. Türkiye, OECD ülkeleri içinde yüzde 11 ile Ar-Ge personeli sayısını en çok artıran ülke konumuna yükseldi. Yüksek teknoloji ve yazılım bir yıl içinde 52.000’in üzerinde istihdam sağlayarak bu alanda liderliğini sürdürüyor.

Ar-Ge Harcamalarında OECD’de Artış Trendinde İzlanda’dan Sonra İkinciyiz

Türkiye, OECD ülkeleri içinde İzlanda’dan sonra nüfus başına Ar-Ge harcamalarını (satın alma gücü dolar paritesi bazında) yüzde 14 ile en çok artıran ikinci ülke olduğu açıklanan raporda, son 7 yılda Ar-Ge harcamalarında yüzde 104’lük artış ile OECD içinde artış trendinde lider konuma yükseldiği görülüyor.

2022’de enerji ve ulaşım telekomünikasyon alanlarında büyük artışlar yaşandığı Ar-Ge harcamalarında yüzde 12’lik artışla kamunun en çok artış sağladığı belirtilen raporda, özel sektörün payının yüzde 61,4, kamunun payının yüzde 4,8 ve üniversitenin payının ise yüzde 33,8 olarak gerçekleştiği görülüyor

İhracatta katma değerli yükseliş sürüyor

Diğer yandan, teknopark şirketlerinin ihracatının cirolarının yüzde 68’ine ulaşmasının yanında, yazılım ve yüksek teknoloji ihracatı ilk kez ciro içinde yüzde 21’e ulaşması dikkat çekiyor.

Yazılım sektörünün önceki yıla göre yurt içi satışları dolar bazında sadece yüzde 5 civarında artarken yurt dışı satışları yüzde 20 oranında yükselmiş ve yüzde 15 olan genel özel sektör genel artış ortalamasının üzerine çıktığı açıklanan Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu’nda yazılım sektörü ilk defa ciro içindeki ihracat oranını yüzde 21’e çıktı.

Ar-Ge ve Tasarım Merkezlerinde Firma Başına Patent ve Personel Sayısında Artış

Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon Raporu verilerine göre, Ar-Ge ve tasarım merkezlerinin toplam sayısında düşüş devam ettiği, buna karşılık son yıllarda verimlilik ve performans artışı gözlemlendiği açıklandı. Ar-Ge merkezi sayısı 1592’den 1576’ya düşerken, Tasarım merkezlerinin sayısında 338’den 316’ya daha belirgin düşüş oldu. Toplam istihdam sayısı ise, 4.000’e yakın artış göstererek, 82.500 kişiye ulaştı Firma başına ortalama tescilli patent sayısı 5,2’den 6,5’e yükselmiş, firma başına ortalama personel sayısı ise 49’dan 53’e çıkmıştır.

Yeni kurulan her 10 firmanın 1’i yüksek teknoloji ve yazılım şirketi

2022 yılında firma sayısı; yüksek teknoloji sektörlerinde 600, yazılım sektöründe ise 3.500 arttığı belirtilen raporda, Türkiye’deki toplam firma sayısındaki artışın %10’una yakını yüksek teknoloji imalatı ve yazılım sektöründen gelmiştir.

Üç büyük sorun: Patentte globalleşme, teknoparklarda verimlilik, akademide nitelik

Patent başvurularında Türkiye’den 9.000 sınırı aşıldığı açıklanan raporda, yerleşiklerin yaptıkları uluslararası başvurularda ise ciddi bir düşüş gerçekleşmiştir. Aynı şekilde yabancıların başvurularında da yüzde 25 küçülmeyle ciddi bir düşüş görülüyor.

Tasarım tescil başvurularında ise 2021’de başlayan yüksek artış (yüzde 41,3) bu yıl da devam ederek (yüzde 32,1) toplam başvuru sayısı 7.800’ün üstüne çıktı. Yabancıların tasarım tescil başvurularında ise yüzde 10’un üzerinde artış yaşandığı görülüyor.

Teknoparklarda Kapasite Artışı Yüksek, Verimlilik Artışı Sınırlı

Teknoparkların toplam performanslarına bakıldığında genel olarak kapasitelerinin arttığı ancak verimliliğin ve performansın aynı oranda artmadığı ortaya çıktı.

Kapasite açısından geçtiğimiz yıl 8 yeni teknopark ile toplam teknopark sayısı 81’e yükseldiği belirtilen raporda, teknoparklara yaklaşık 1.300 yeni firma ile toplam firma sayısı 8.605’e çıkmış ve 14.000 yeni istihdam toplam yaklaşık 90.000 kişiye ulaştığı görülüyor. Toplam ciro 141 milyar TL’den 196 milyar TL’ye yükselmiş olsa da dolar bazında son yıllarda ilk kez azalarak 16 milyar ABD dolarından 11,8 milyar dolara düştüğü ortaya çıktı. Teknoparklardan yapılan toplam ihracatın cironun yüzde 68’ini oluşturması dikkat çekiyor. Firma başına performans değerlendirmesi yapıldığında, anlamlı yükselişin olmadığı dikkat çekiyor.

Bilimsel yayınlarda nicelikte lideriz, nitelikte ise anlamlı artış yok!

Bilimsel yayınlarda Türkiye bir önceki yıla göre, yüzde 11’lik artış oranıyla, atıf alabilen yayın sayısını en çok artıran OECD ülkesi olarak yüksek düzeyli nicelik artışı devam ettiği açıklanan raporda, atıf sıralamasında da 1 sıra yükselerek 13’üncü olmasına rağmen nitelik göstergeleri aynı seviyede kaldığı ortaya çıktı.

Sizin de bu konuda söyleyecekleriniz mi var?