RTB House: “Dijital Reklamcılığın Geleceği Derin Öğrenmeye Dayalı Teknolojilerde”

2012 yılında kurulan Polonya’da kurulan RTB House, arka planda biriktirdiği entelektüel sermayeyle bugün Türkiye dahil 40 ülkede faaliyet gösteren dev bir programatik reklam platformuna dönüştü. Şirketin yola çıkış hikayesini ve ne yaptığını Okay Tuğ ile konuştuk.

RTB House

Son zamanlarda internet üzerinde ne zaman bir e-ticaret sitesine girseniz, devamında ziyaret ettiğiniz pek çok sitede açılan reklam alanlarının size biraz önce baktığınız ürün veya benzerlerini önerdiğini görüyorsunuz. Buna programatik reklam diyorlar. Yani kullanıcıya sizin göstermek istediklerinizi göstermek yerine, önü sıra serdiğiniz çerezler yardımıyla internet üzerindeki davranışlarını analiz ederek görmek isteyebileceği şeyleri göstermek. Doğal olarak bunun da en işe yarayabileceği kullanım alanlarından biri e-ticaret.

RTB House, bu yaklaşımı bir iş modeline dönüştürmek üzere 2012 yılında Polonya’da kurulmuş. Açılımı “Real Time Bidding House”. İsme bakınca ilk başta girişimler için ortak çalışma alanı sunan bir şirket sanıyorsunuz ama öyle değil. Kurulduktan sonra 5 yıl içinde Türkiye’nin de içinde bulunduğu 40 pazara yayılmış ve büyük bir teknoloji şirketine dönüşmüş. Yaptığı iş en basit anlatımıyla siz e-ticaret sitelerinde gezerken davranışlarınızı analiz ederek hangi ürünleri satın almak isteyebileceğinizi tahmin etmek ve internet mecralarından satın aldığı reklam alanlarında bunları size listelemek. Gelir modelini de bu reklamlar aracılığıyla e-ticaret sitesine girip alışveriş yapmanız halinde satıcıdan komisyonun almak şeklinde kurgulamış.

Amaç Sizi Sizden Daha İyi Tanıyan Algoritmalara Ulaşmak

Tabii bu o kadar da kolay bir iş değil. RTB House Türkiye Ülke Müdürü Okay Tuğ, sizin hangi ürünlerle ilgileneceğinizi tahmin etmek için arka planda yer alan algoritmanın on binlerce parametreyi dikkate aldığını söylüyor. Arka planda “bunu alan bunu da aldı” şeklinde sıkça karşımıza çıkan tavsiye motorlarının hayli ötesinde bir takım hesaplamalar dönüyormuş. Kırmızı ayakkabıya bakıp beyaz çanta için yorum bırakan birinin en nihayetinde saç spreyi alma ihtimalini hesap eden bir sistem geliştirmek için yola çıktığınızı düşünün. Yaptıkları böyle bir şey. Dolayısıyla bu hesaplamaları yapan algoritmalar şirketin en değerli kaynağı ve neredeyse bütün entelektüel birikim burada yatıyor.

RTB House Türkiye Ülke Müdürü Okay Tuğ

Tuğ, bunu “binlerce kriteri dikkate alarak, mikrosaniyeler içinde yüz milyonlarca işlem yapabilen bir altyapı” olarak tanımlıyor. Aynı zamanda rekabette fırtınanın koptuğu yer de burası. Zira arka plandaki bu süreçleri ne kadar başarılı işletebilirseniz, tüketicinin ilgisini çekme şansınız o kadar yüksek.

Bunun için mesela yeni kurguladıkları “deep learning” (yapay zeka veya derin öğrenme) motorunu oyunlar için kayar nokta ve poligon hesaplamalarında kullanılan NVIDIA grafik işlemcileriyle desteklemişler. Satışa dönme oranı yüzde 25 artmış. İlginç fikirler ve cesur adımlar ilgi çekici sonuçlara yol açabiliyor.

Tüketiciyi Harcamaya İkna Etmek İçin Kıyasıya Yarış

Bu sistemde yapılan her şey tüketiciyi tavlamak için. Olur da tüketiciyi satın almaya ikna edebilirseniz bu işten hem reklamı yayınlayan mecra, hem satıştan komisyon alan RTB House gibi aracı şirketler, hem de satış yapan e-ticaret sitesi kazançlı çıkıyor. İlginç bir kazan-kazan hikayesi.

Tuğ, bunu “satış alma potansiyeli yüksek olan müşteriyi tekrar mağazaya çekebilmek” olarak tanımlıyor. “Bunun için de e-ticaret sitelerinden reklam gösterebileceğimiz platformlarda öncelikli olarak yer almaya kadar birçok alanda rekabet içindeyiz. Rekabetin en önemli olduğu yer teknolojik altyapı. Ama insanı tanımak da burada önemli” diyor Tuğ. “Mesela tüketici tıraş köpüğü ve vidalama seti bakarken bir anda epilasyon cihazı bakmaya başlarsa diyoruz ki ‘hah bu kişi eşine veya sevgilisine hediye alacak’. Bir anda kurallar değişiveriyor. En hızlı satın alma kararları doğum günü hediyesi alırken veriliyor.”

Peki tüketici hakkında bunca şey bilmek rahatsız edici değil mi diye soruyoruz. “Biz veriyi tutan ve biriktirilmiş veriyi işleyen bir yapı değiliz” diyerek cevaplıyor Tuğ. “E-ticaret sitelerinden üyelik bilgisi toplamıyoruz. Cinsiyetinizi bile bilmiyoruz. Sadece tüketici davranış modeli çıkarıyoruz. Hangi siteye girdi, hangi ürünü sepete attı, hangisine baktı veya satın aldı, sitede ne kadar kaldı gibi bilgiler. Bunlar kişinin kendi bilgisayarında 30 gün tutulduktan sonra siliniyor.” Beyanları bu şekilde.

Bu sistem sadece e-ticaret için mi geçerli, başka alanlarda kullanılamaz mı sorusunu yöneltiyoruz. “Farklı kullanım alanları da var” diyor Tuğ. “Mesela Kariyet.net ile de çalışıyoruz. Bazı fiyat karşılaştırma siteleri de yine bizim teknolojik altyapımızı kullanıyor.”

RTB House Türkiye web sitesine bu adresten ulaşabilirsiniz.