Geçtiğimiz haftalarda katıldığım bir basın toplantısında tanık olduklarım, biyometrik verilerle ilgili düşüncelerimi tekrar tazelemek gereği hissettirdi.
Kurucusunun ortaokul hayali olarak başlayan ve bugünlerde veri güvenliği alanında başta telekom ve finans şirketleri olmak üzere birçok büyük ölçekli kuruma biyometrik veri güvenlilği alanında çözümler sunan Sodec Technologies toplantısında şahit olduklarımı sizlerle de paylaşmak istedim.
Hepimizin malumu özellikle pandemi dönemiyle birlikte özellikle telefon operatörleri ve bankalar yeni müşteri kazanımı adına biyometrik verileri daha yoğun kullanmaya başladı. Nihayetinde birçoğumuzun yakınlarını kaybettiği ve oluşan korku ortamı nedeniyle kimsenin evden çıkamadığı günlerde iş hayatının da durması demek daha büyük ölçekli sorunlar doğuracağı için bu gibi çalışmalar o dönemde de büyük takdir topladı. Ancak az önce de belirttiğim üzere Sodec toplantısında şirketin kurucusu Hasan Dertli‘nin bir paylaşımı bu konuda ciddi ciddi kafa yormama sebep oldu. Zira Dertli’nin anlattığına göre bir banka kullancısının vesikalık fotoğrafının çıktısı alınarak maske haline getiriliyor ve maske kullanılarak yüz tanıma teknolojisi ile o kullanıcının banka hesabına rahatlıkla giriş yapılabiliyor. Tabii bu abartılı ve çok uç bir örnek de olabilir. Ama yine de konu üzerinde ciddi şekilde düşünmekte fayda var.
Biyometrik veri tanımlamada orta çağda mıyız?
Aslında bu örnek bana göre biyometrik veri konusunda ne denli geride olduğumuzu gösteriyor. Ancak Hasan Dertli kendilerinin bu sorunu çzödüğünü hatta Hollywood’da kullanılan profesyonel bal mumu maskeler karşıısnda bile kendi sistemlerinin güvenli bir şekilde çalıştığını anlatıyor.
Ancak yine de biyometrik veri konusu, özellikle yüz tanıma tarafında belli ki daha çok can yakacağa benziyor. Eğer siz de bu yazıya bir yerlerde denk gelirseniz ve yüz tanımama sistemlerini kullanıyorsanız altayapınızla ilgili BT yöneticinizden detaylı bilgi almanızda fayda var.