Red Hat Genel Müdürü Haluk Tekin, Red Hat’ın gündemindeki konular olan yapay zeka, sanallaştırma ve yeni iş ortakları programının detaylarını Enterprise Next okurları için paylaştı.
Güvenilir ve yüksek performanslı Linux, hibrit bulut, konteyner ve Kubernetes teknolojileri sunmak için topluluk destekli bir yaklaşım kullanan Red Hat, dünyanın önde gelen kurumsal açık kaynak yazılım çözümleri sağlayıcı olarak faaliyet gösteriyor. Müşterilerinin yeni ve mevcut BT uygulamalarını entegre etmelerine, buluta özgü uygulamalar geliştirmelerine, sektör lideri işletim sistemini standartlaştırmalarına, karmaşık ortamları otomatikleştirmelerine, güvenli hale getirmelerine ve yönetmelerine yardımcı oluyor.
Red Hat Genel Müdürü Haluk Tekin, Red Hat’ın ödüllü destek, eğitim ve danışmanlık hizmetleri sayesinde Fortune 500’ün en güvenilir danışmanları arasında yer aldığını söyledi. Bulut sağlayıcıları, sistem entegratörleri, uygulama satıcıları, müşteriler ve açık kaynak topluluklarının stratejik ortağı olduklarını belirten Tekin, sektörde nasıl fark yarattıklarını şu sözlerle paylaştı:
“Red Hat olarak kurumların dijital geleceğe hazırlanmasına yardımcı oluyoruz. Günümüzde açık kaynak yazılımlara ulaşmak ve bunları denemek çok kolay. Açık kaynak yazılımları deneyen şirketler yazılımdan verim alabileceklerini düşündükleri zaman Red Hat olarak sunduğumuz aboneliklerle kendilerini güvenceye alabiliyor, bakım hizmetine sahip olabiliyor ve destek anlaşması imzalayarak yollarına bizim uzmanlığımızla devam edebiliyorlar. Bu sayede uygun maliyetle inovasyonun da önünü açıyoruz. Ayrıca abonelik sistemimiz üzerinden müşterilerimize yazılım destek hizmetlerini ve ihtiyaç duydukları danışmanlık ve eğitim gibi tamamlayıcı hizmetleri sunuyor, şirketleri lisans bağlılığından kurtarıyoruz. Müşterilerimizi projelerinde hiçbir zaman yalnız bırakmıyoruz. Projelerin uygulanmasından entegrasyonuna kadar pek çok aşamada onların yanında yer alıyoruz.”
Red Hat Gündeminin İlk Sırasında Yapay Zeka Var
Red Hat’ın günümüzün oyun değiştiren teknolojilerinde de ön safta yer aldığını söyleyen Tekin, yapay zeka ile gelen dönüşümün sadece görevleri otomatikleştirmekle kalmayıp, şirketlerin çalışma şeklini içten dışa doğru temelden değiştirdiğini söyledi. Bu noktada Red Hat Enterprise Linux AI (RHEL AI) çözümünün getirdiklerini de paylaşan Tekin, detayları şu sözlerle aktardı:
“Yapay zeka (AI), günümüzde çalışma alanları ve sektörler genelinde yeni keşiflere ve deneyimlere güç veriyor. Bu noktada Red Hat platformları açık kaynak topluluğunun hızı, güveni ve şeffaflığı ile hızlanan yapay zekâ modelleri ve uygulamaları oluşturmak, hizmete almak ve izlemek için kullanılıyor. Diğer bir deyimle Red Hat, yapay zekayı açık kaynak yöntemiyle sizin için çalıştırıyor. Red Hat Enterprise Linux AI’ın (RHEL AI) çözmeyi amaçladığı zorluklar arasında üretken yapay zekayı hibrit bulut genelinde CIO’lar ve kurumsal BT kuruluşları için daha erişilebilir, daha verimli ve daha esnek hale getirmek yer alıyor. RHEL AI, kurumsal düzeyde, açık kaynak lisanslı Granite modelleriyle ve çok çeşitli üretken yapay zeka kullanım senaryolarıyla üretken yapay zekâ inovasyonunu güçlendiriyor. InstructLab araçlarıyla üretken yapay zekâ modellerini iş gereksinimlerine uygun hale getirmeyi kolaylaştırarak, kurumdaki alan uzmanlarının ve geliştiricilerin kapsamlı veri bilimi becerileri olmasa bile modellerine benzersiz beceriler ve bilgilerle katkıda bulunmalarını mümkün kılıyor. Bunların yanı sıra ilişkili verilerin bulunduğu her yerde üretim sunucuları için modelleri ayarlamak ve dağıtmak için gereken tüm araçları sağlayarak hibrit bulutun her yerinde üretken yapay zekayı eğitiyor ve hizmete alıyoruz. RHEL AI ayrıca, aynı araçları ve kavramları kullanarak bu modelleri ölçekli olarak eğitmek, ayarlamak ve sunmak için Red Hat OpenShift AI’ya hazır bir rampa sağlıyor. RHEL AI güvenilir kurumsal ürün dağıtımı, 7×24 üretim desteği, genişletilmiş model yaşam döngüsü desteği ve Açık Kaynak Güvencesi yasal korumalarını içeren bir Red Hat aboneliğinin avantajlarıyla destekleniyor. Böylece RHEL AI, açık ve daha verimli modeller ile erişilebilir modelleri birleştirerek hibrit bulut genelinde yapay zekâ inovasyonu olanaklarını artırıyor.”
Red Hat OpenShift AI’den de bahseden Tekin, detayları şöyle aktardı:
“Red Hat OpenShift AI, Red Hat OpenShift üzerinde çalışan ve AI/ML yaşam döngüsü boyunca araçlar sağlayan bir yapay zekâ platformu. Bir başka deyişle şirket içinde, genel bulutta veya uçta makine öğrenimi modellerini hızla geliştirmek, eğitmek, sunmak ve izlemek için araçlar sağlayan bir yapay zekâ. OpenShift AI, veri bilimcilerine ve geliştiricilere AI destekli uygulamalar oluşturmak için güçlü bir AI/ML platformu sunuyor. Veri bilimcileri ve geliştiriciler, tutarlı bir ortamda deneyden üretime hızla geçmek için iş birliği yapabiliyor. Böylece veri bilimcileri ve geliştiriciler, ister yerinde ister bulutta veya uçta olsun, ortak ve güvenilir bir ortamda modeller geliştirmek, eğitmek ve dağıtmak için iş birliği yapabiliyor. Şirketler, desteklenmeyen araçları ve yamaları takip etmek ve yönetmek yerine uygulama geliştirmeye ve inovasyona odaklanabiliyor.”
Red Hat OpenShift ile Sanal Makineler ve Konteynerler Bir Arada
Haluk Tekin, Red Hat’ın son zamanların öne çıkan gündemi olan sanallaştırma konunda neler yaptığına şu sözlerle değindi:
“Günümüzde kurumlar, gelecekteki modernizasyon ve değişime hazırlanırken mevcut ihtiyaçları karşılayan bir uygulama temeline ihtiyaç duyuyor. Red Hat OpenShift Sanallaştırma, sanal makineleri ve konteynerleri tek bir platformda çalıştırmanıza olanak tanıyor. OpenShift Sanallaştırma, buluta özgü uygulama platformunun basitliğinden ve hızından yararlanarak altyapı modernizasyonu için bir yol sunuyor ve modern yönetim ilkelerini benimserken mevcut sanallaştırma yatırımlarını korumayı amaçlıyor. Sanal makinelerinizi Red Hat OpenShift’e geçirerek, buluta özgü mimarilerden, kolaylaştırılmış operasyonlardan ve yeni geliştirme yaklaşımlarından yararlanırken mevcut sanallaştırma yatırımlarınızdan en iyi şekilde faydalanabilirsiniz. Red Hat OpenShift’in bir özelliği olan Red Hat OpenShift Virtualization ile, kurumların yeni ve mevcut sanal makine (VM) iş yüklerini çalıştırmaları ve dağıtmaları için modern platformdan yararlanabilirsiniz. Bu çözümle geleneksel sanal makinelerin güvenilir, tutarlı ve kapsamlı bir hibrit bulut uygulama platformuna kolayca taşınmasına ve yönetilmesine olanak tanıyoruz.”
Red Hat Küresel İş Ortağı Platformu Yenilendi
Yapay zekâ ve sanallaştırma gibi trendlerin yükselişiyle birlikte, teknoloji satıcıları ile çözüm sağlayıcıları arasında bir çapraz iş birliği şart oldu. Bu da BT modernizasyonuna ekosistem odaklı bir yaklaşımın uygulanmasını gerekli kılıyor. Bu noktada BT modernizasyonu sağlayan kurumların küresel iş ortağı programlarını güncellemesi ve iş ortaklarına daha fazla basitlik, seçenek ve esneklik sunması gerekiyor.
Haluk Tekin, Red Hat’ın bu amaçla pek çok çalışma yürüttüğünü ve küresel iş ortağı katılım deneyimini dönüştürdüğünü belirtti. Bu dönüşümün temelinde öncelikle küresel olarak standartlaştırılmış bir iş ortağı programının yer aldığını ifade eden Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu program iş ortaklarının daha basit ve şeffaf bir şekilde işlem yapabilmeleri için temel oluşturuyor ve iş ortağı katılımı, uzmanlığı ve performansına dayalı tutarlı bir kademelendirme yapısı getiriyor. İkinci olarak iş ortağı teşviklerini kolaylaştırıyor. Sunulan teşvikler, üretim yeteneklerini artırmak ve hızlandırmak isteyen tüm iş ortakları için geçerli. Geliştirilmiş dijital deneyim ise üçüncü temeli oluşturuyor. Böylece, Red Hat Partner Connect aracılığıyla iş ortakları için araçlar ve kritik kaynaklara erişim sunuyor. Bu dönüşüm ile Red Hat iş ortaklarının gelir kazanımı hızlanacak, daha etkin iş birlikleri gerçekleştirebilecekler. Ayrıca bu yeni program sayesinde Red Hat ile iş yapma, proje geliştirme ve yönetme süreçleri daha da sadeleşecek. Red Hat ayrıca iş ortakları programına modüler bir tasarım uygulayarak, iş ortaklarının iş hedefleriyle uyumlu belirli faaliyetler için puan kazanmalarını sağlayacak. İş ortakları, iş önceliklerine göre her modüldeki faaliyetleri kendileri seçebilecek ve bu da işlerini büyütmelerine ve kârlılığı hızlandırmalarına yardımcı olacak.”
Red Hat, iş ortaklarının Red Hat Partner Connect portalında Yeniden Satış, Dağıtım ve Birlikte Satış (Resell, Distribution and Sell With) gibi yeni modüllerdeki deneyimlerini desteklemek amacıyla, kullanıcı etkileşimlerini kolaylaştıran ve iş ortaklarına rehberlik eden yeni bir arayüz sunuyor. Bu geliştirmeler sayesinde iş ortakları, işlerin kaydedilmesi ve yeni fırsatlar için daha fazla görünürlük elde edebiliyor.
Bu tür yeni iş ortağı modülleri ve avantajları, optimum müşteri değeri sunarken seçim ve esneklik üzerine kurulu kapsamlı bir küresel iş ortağı etkileşim deneyimi oluşturuyor. Şeffaf program yapıları sayesinde iş birliği için daha anlaşılabilir yöntemler, gerçek zamanlı raporlamalar sunuluyor ve daha geniş bir ekosistemdeki iş fırsatları için daha fazla görünürlük sağlanıyor.
Tekin, son olarak şunları ekledi:
“Red Hat olarak bulunduğumuz dönemin ötesinde, ilerleyen günlere de olumlu katkılar sağlayacak adımlar atmaya önem veriyoruz. İnovasyonların tam potansiyelini açığa çıkartmak için dijital dönüşüm yolculuklarında şirketleri destekleyebilecek yeni nesil teknoloji uzmanlarının artması gerektiği, herkes tarafından kabul gören ve hissedilen bir gerçek. Bu yüzden yetenek açığının önemli bir kısmını verimli ve sürdürülebilir şekilde kapatabilmek için sunduğumuz danışmanlık hizmetleri ve kültür dönüşümünü destekleyen eğitimlerimizle yeni nesil açık kaynak ve teknoloji uzmanlarının gelişmesinde önemli rol oynuyoruz.”
