Red Hat’in lider Linux ve Kubernetes platformlarına artık NVIDIA DGX-1 sistemleri üzerinden de ulaşılabiliyor. Şirketler, yapay zeka gibi yeni iş yüklerine yer açmak için açık kaynak topluluklarıyla işbirliklerinin kapsamını artırıyor.
Açık kaynak çözümlerinde Red Hat, bugün dünya genelindeki kurumsal veri merkezlerinde yapay zeka, öğrenen makineler ve veri bilimi gibi yeni iş yüklerini içeren yeni bir açık inovasyon dalgası yaratmak üzere NVIDIA ile işbirliğine gittiğini duyurdu. NVIDIA DGX-1 sistemleri üzerinde çalışan dünyanın lider kurumsal Linux platformu Red Hat Enterprise Linux‘un sertifikalanması bu girişime güç veriyor. Bu sertifikalandırma, Red Hat OpenShift Konteyner Platformu da dahi olmak üzere Red Hat portföyünün geri kalanının da NVIDIA’nın yapay zekalı süper bilgisayarlarında uygulanması ve ortak olarak desteklenmesi için bir temel oluşturuyor.
Yapay zeka (YZ), genelde, dijital dönüşüm yoluyla pazarda yaratmayı ve rekabet avantajı kazanmayı hedefleyen şirketler tarafından kullanılan bir teknoloji olarak görülüyor. Araştırma firması Ovum yapay zekaya duyulan ve giderek büyüyen ilgiyi şu sözlerle değerlendiriyor: “Yapay zeka inisiyatiflerine (örneğin planlama, deneme ya da kurma) aktif bir şekilde ilgi duyan kurumların oranı geçtiğimiz yıl yüzde 62 ile bu yıl yüzde 77’ye yükseldi (2018).”
NVIDIA DGX-1 sistemleri güçlü YZ platformları sağlamak için veri merkezlerine girerken, BT ekipleri sıklıkla bu sistemleri mevcut operasyonları dahilinde yani genelde Red Hat Enterprise Linux-tabanlı olarak yönetmek ve tutmak istiyorlar. NVIDIA DGX-1 üzerinde Red Hat Enterprise Linux kullanma yeteneği, tanıdık bir kontrol düzlemi ve BT ekiplerinin mevcut iş yüklerine işleyebileceği SELinux-güvenceli kullanıcı ortamının yanı sıra YZ ve derin öğrenme ile inovasyon yapma gücü de kazandırıyor.
Red Hat CTO’su Chris Wright, “Yapay zeka ve öğrenen makineler gibi performans noktasında duyarlı iş yüklerinin giderek daha çok ilgi görmesiyle, kurumsal bilgi işlem ortamlarında daha farklı yaklaşımlara ihtiyaç duyuluyor ve bu ihtiyaçlar NVIDIA DGX-1 ile mimari seviyede halihazırda NVIDIA tarafından karşılanıyor. Red Hat Enterprise Linux ve Red Hat OpenShift Container Platform ile Red Hat ise NVIDIA’nın güçlü donanımlarına kuruma hazır yazılım inovasyonu ekliyor ve böylece kurumların yeni iş yüklerini desteklerken tutarlılığı, güvenilirliği ve kendi üretim sistemlerinde görmeye alıştıkları çalışma tarzlarını da korumalarına yardımcı oluyor” diyerek konuyu değerlendiriyor.
NVIDIA, DGX Sistemleri, Kıdemli Direktörü Charlie Boyle ise “NVIDIA optimizasyonlu YZ yazılı ile bir arada gelen NVIDIA DGX sistemleri, veri bilimi iş yükleri için masa başından veri merkezlerine kadar her yerde performans, üretkenlik ve değer kazandırıyor. DGX-1 üzerindeki Red Hat Enterprise Linux sertifikası ile kurumsal BT’nin, YZ olanaklarını rahatça keşfetmek isteyen, yazılım yığınının her katmanında kurumsal destek bekleyen müşterilerin giderek büyüyen ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlıyoruz” diyor.
Kamu sektörü, petrol, gaz ve finans hizmetleri de dahil olmak üzere pek çok sektörde faaliyet gösteren kurumlar artık “köprü” görevi gören Red Hat Enterprise Linux ile NVIDIA mimarilerini mevcut altyapı ortamlarına etkin bir şekilde entegre edebilecekler. Kurumsal ortamlara daha büyük bir esneklik kazandırılması için Red Hat Enterprise Linux müşterileri, hem Red Hat hem de NVIDIA tarafında desteklenen NVIDIA DGX-1 sistemleri üzerindeki mevcut aboneliklerini kullanabilecekler. Buna ek olarak NVIDIA DGX-1 sistemleri üzerinde Red Hat Enterprise Linux kullanan kurumlar, Red Hat OpenShift Konteyner Platformu ile endüstrinin en kapsamlı Kubernetes hizmeti veren bir altyapı da kazanacak ve bulut yerlisi desteklerin kapsamına yeni iş yükleri de girecek.
Bağımsız yazılım sağlayıcıları, mevcut Red Hat Enterprise Linux-sertifikalı uygulamalarını NVIDIA’nın yeni sistemlerine neredeyse hiç değişiklik yapmadan taşıyabiliyor ve ileri düzey yapay zeka ve derin öğrenme yeteneklerine daha kolay erişim sağlayarak akıllı iş yüklerini destekliyor.
Yüksek performanslı bilgi işlem noktasında Red Hat ve NVIDIA’nın dünyanın en hızlı süper bilgisayarları olan Summit ve Sierra’ya teknoloji ve deneyim sağladığını görüyoruz. Endüstri liderlerinden oluşan geniş bir grubun parçası olan Red Hat, bu iki sistemin çevrimiçi olmasına yardımcı olarak sadece geleceğin yüksek performanslı bilgi işlemine değil, gelecekteki kurumsal veri merkezleri için de bir model oluşturuyor.