Sundukları alternatif rotalarla her gün gidip geldiğiniz yolu bir kez daha sorgulamanıza sebep olan navigasyon uygulamalarının temelinde yatan mantık, neden şirket yönetmek için kullanılmasın? Berkhan Esmer’in yazısı.
Yaklaşık 1 yıldır Yandex Navigasyon/Google Maps kullanıyorum. Son aylarda bana sundukları alternatiflerdeki artış dikkatimi çekti. Bu alternatifleri kullandıkça ve gerçekten anlamlı bir zaman tasarrufu sağladığını görünce uygulamaları daha da çok sevdim.
Evim Erenköy’de, iş yerim Maslak’ta. Boğaziçi Köprüsünden 22 kilometre, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden ise 26 kilometre kadar.
Navigasyon uygulamalarından önce, genelde bana en az sorun yaşatan Merdivenköy, Göztepe Kavşağı, Libadiye Caddesi, Altunizade rotasından köprü yoluna bağlanıp Avrupa yakasına geçiyordum. Bu rota 45 ile 70 dakika arasında bir yolculuk süresiyle beni işe ulaştırıyordu. Belediyenin İBB Trafik uygulaması her zaman doğru gösterimde bulunmamasına rağmen bazen gene de duruma bakar, eğer çok sorun var gibi gözükürse ikinci köprüye yönelirdim.
Birinci köprüye bağlanmak için hiçbir zaman E-5’i kullanmazdım. E-5 trafiği çok sorunlu oluyordu. 
Yandex/Google Maps kullanmaya başlayınca evim ve iş yerim arasında sandığımdan çok daha fazla alternatif olduğunu görmeye başladım. Okulların açılmasıyla birlikte bu alternatifleri daha yakından tanıma fırsatı buldum. Uygulamaların beni bazen Libadiye caddesine sokup, caddenin sonuna doğru metro kazısı nedeniyle sıkışıklığa girmemek için Çamlıca’ya çıkarttığı oldu. Bazen küçük Çamlıca’dan, bazen büyük Çamlıca’dan bağlantı yoluna indirdi. Bazı günler Libadiye üzerinden Beylerbeyi’ne indirdi. Bazı günler E-5’e sokup, Harem ve Bağlarbaşı üzerinden köprü yoluna çıkarttı. Bazen E-5’ten Üsküdar, Altunizade yapıp, oradan köprü yoluna ya da Beylerbeyi’ne yöneltti.
Ama en çok okulların açıldığı gün beni şaşırttı. Olası en kalabalık yol olan ve hiçbir zaman tercih etmeyeceğim şekilde bir rota çizerek, minibüs caddesinden Kızıltoprak’a ve oradan köprü yoluna soktu. Üstelik bu rotanın beni 30 dakikada karşıya ulaştıracağını söylüyordu. “Bu rota üzerinden 30 dakikada işe gidebilmem mümkün değil” dedim ama yine de sözüne kulak verdim. Neticede de gerçekten kendimce en yavaş ilerleyen rota üzerinden işime 30 dakikada ulaştım.
O günden sonra, nereye gidersem gideyim Navigasyon uygulamalarına bir sorguda bulunmak ve mümkün olduğunca onlara uymak konusunda bir karar aldım.
Bu Başarıyı Şirketinize de Uyarlayabilir misiniz?
Yandex ya da Google Maps’i bu kadar başarılı kılan şey nerede olduğunuzu doğru algılamaları, nereye gideceğinizi harita üzerinden tarifli bir noktaya indirgeyebilmeleri ve bu gideceğiniz iki nokta arasındaki tüm alternatifleri maliyet (kilometre) /kazanım (zaman) üzerinden en uygun şekilde sunabilmeleri. Üstelik yolda ilerlerken rotanız üzerinde bazı değerler değişiyorsa, hemen yeni rota önererek zaman kaybetmenizi engelleyecek şekilde alternatif bir yol önerebiliyorlar.
Bence günümüzde şirket sahipleri ve yöneticileri de aynı mantıkla şirketlerini yönetmeye çalışmalı ve bilgi teknolojilerini bu aşamada çok yoğun kullanmalılar. Yani:
- Öncelikle mevcut verileri toplayarak şu an nerede olduğunuzu değerlendirin. Satışınızı, maliyetinizi, karlılığınızı bulmaya çalışın.
- Nereye gitmek istediğinizi hedefiniz olarak belirleyin ve sizi bu hedefe ulaştıracak tüm alternatifleri tanımlayın.
- Fiili değerlerinizle hedefleriniz arasında karşılaştırmaya giderek ne kadar maliyetle (güzergah uzunluğu) ne kadar gelir, pazar payı, maliyet tasarrufu (zaman tasarrufu) sağlayacağınızı hesaplayın. Burada inandığınız gerçekleri sorgulamaktan, yolu yeniden tarif etmekten çekinmeyin. Düşünmediğiniz, geçmişte deneyip başarılı olmadığınız yolları tekrar değerlendirin.
- Yönetim Panelleri (dashboard) ile planladığınız yolda gidip gitmediğinizi sürekli kontrol edin. Oluşan beklenmedik durumlarda alternatif rotaların ek getirilerini hesaplayın, gerekiyorsa yönünüzü değiştirin.
Özetle şirket sahip ve yöneticilerinin hedefi Google Maps/Yandex Navi kadar doğru yönlendirme yapacak iç bilgi yönetim sistemlerini devreye almak olmalı. Bilgi teknolojileri planlanan maliyetlerle planlanan gelirlere ulaşılmasını destekleyecek yapıda kurgulanmalı. Ciro, pazar payı ve karlılıklar artarken maliyetleri kontrol altında tutacak şekilde ilerleme sağlanmalı.
1971 doğumlu olan Berkhan Esmer, Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği mezunudur. 1993’ten beri Kurumsal Bilgi Yönetimi konusunda ERP, CRM ve BI projeleri pazarlama, satış ve kurulumu ile ilgilenmiştir. Çok uluslu dev şirketlerden, yerel küçük işletmelere kadar çok farklı ölçekte yüzlerce firma ile çalışmış ve bilgi yönetimi alanında çok farklı örneklere şahit olmuştur. Şu anda Innova Bilişim Çözümleri A.Ş.’de ürün yöneticisi olarak görev almaktadır.
