Dönüşümeyen Şirketler İçin Tehlike Çanları Çalıyor

Yetersiz güvenlik önlemleri sebebiyle siber saldırganların hedef alanına giren üreticilerin, yüksek güvenliğe duyduğu ihtiyacı artıyor. Birçok üreticinin dijital dönüşüm girişimlerini benimsemede geride kaldığını gösteren Deloitte Insights raporu, bu dönüşümü benimsemeyen şirketlerin yüzde 35’inin gelecekteki 10 yıl içinde iflas edeceğini veya önemli ölçüde değişeceğini ortaya koyuyor. Üreticilerin operasyonel süreçlerine dahil etmesi gereken bulut depolama hizmetleri, üreticilerin performansını artırmasına olanak tanıyor. Acronis, bulut depolama uygulamaları ile üretim süreçlerinin iyileştirilmesine dair 4 adımı paylaşıyor.

Dijital sistemlerin ve veri hacminin sürekli artmasıyla üreticiler kritik bilgilerini korumak için güçlü stratejilere ihtiyaç duyuyor. Deloitte Insights raporu, birçok üreticinin dijital dönüşüm girişimlerini benimsemede geride kaldığını gösteriyor. Rapor, bu dönüşümü benimsemeyen şirketlerin yüzde 35’inin gelecekteki 10 yıl içinde iflas edeceğini veya önemli ölçüde değişeceğini ortaya koyuyor. Üretim tesisinin ağında sayısız veri ve cihaz bulunduğundan güvenliğin sağlanması daha güç bir hale geliyor. Bu sebeple üreticiler tüm süreçlerini otomatikleştirme ihtiyacıyla teknolojiye yöneliyor. Endüstriyel Nesnelerin İnterneti (IIoT) ve bulut tabanlı üretim gibi yenilikçi teknolojik uygulamalar daha erişilebilir olduğu takdirde siber güvenlik riskleri minimum seviyeye iniyor. Siber korumaya entegre yaklaşımın bir parçası olarak verileri buluta taşımak; çeviklik, daha düşük maliyet, varlıklara daha fazla erişim ve gelişmiş iş birliği gibi önemli avantajlar sağlıyor. Siber koruma alanında küresel bir lider olan Acronis, bulut depolama uygulamaları ile üretim süreçlerinin iyileştirilmesine dair 4 adımı paylaşıyor.

1. Veri erişilebilirliği ve iş birliği sağlayın: Bulut depolama, her konumdaki yetkili personelin verilere kolayca erişmesine imkan tanıyor. Bu adım üreticilerin ekipler arasında, harici ortaklar ve tedarikçilerle iş birliğini kolaylaştırmasını sağlıyor. Paydaşların verilere güvenli bir şekilde erişip paylaşabilmesi daha verimli karar alma süreçlerini teşvik ederek gerçek zamanlı iş birliğini mümkün kılıyor.

2. Veri analitiği ve içgörüler elde edin: Bulut veri depolama, üreticilerin operasyonel süreçlerinde gelişmiş veri analitiğinden yararlanmalarına olanak tanıyor. Üreticiler, birden fazla kaynaktan gelen verileri entegre ederek ve analitik şekilde uygulayarak üretim süreçleri, kalite kontrol ve tedarik zinciri yönetimi hakkında değerli içgörüler elde ediyor. Bu içgörüler modellerin, anormalliklerin ve iyileştirilecek alanların belirlenmesine yardımcı olarak optimize edilmiş üretim, azaltılmış aksama süreleri ve gelişmiş genel verimliliği sağlıyor.

3. Endüstriyel Nesnelerin İnterneti (Iıot) Uygulamasını Entegre Edin: IIoT, gerçek zamanlı veri toplamak için üretim ortamı boyunca cihazları, sensörleri ve ekipmanı birbirine bağlamayı içeriyor. Bulut depolama, bu verileri toplamak, depolamak ve analiz etmek için merkezi bir platform sağlayarak üreticilerin ekipman performansını izlemesine, sorunları tespit etmesine ve bakım ihtiyaçlarını tahmin etmesine olanak tanıyor. Bu sayede beklenmeyen arıza sürelerinin önlenmesi, ekipman çalışma süresinin artırılması ve genel operasyonel verimliliğin iyileştirilmesi sağlanıyor.

4. Makine Öğrenimi ve Tahmine Dayalı Analitik Modellerini Uygulayın: Bulut veri depolama ve işleme gücü, makine öğrenimi algoritmaları ve tahmine dayalı analitik modelleri uygulamak isteyen üreticiler için önemli bir rol oynuyor. Üreticiler, bulutta depolanan büyük veri kümeleri üzerinde makine öğrenimi modelleri eğiterek, üretim süreçlerini ve kaynak tahsisini optimize eden kalite kontrol algoritmaları, talep tahmin modelleri ve diğer uygulamaları geliştiriyor. Bu teknolojiler proaktif karar vermeyi mümkün kılarak az maliyetle ürün kalitesini iyileştiriyor ve müşteri memnuniyetini artırıyor.

Sizin de bu konuda söyleyecekleriniz mi var?