Twitter ve UNESCO, bu noktada medya ve bilgi okuryazarlığı konusunda 2018’den bu yana birlikte çalışıyor. İki kuruluş, eğitimcilerin genç nesilleri, bilgileri eleştirel olarak analiz etme, çevrimiçi güvenliği uygulama ve dijital ayak izlerini kontrol etme becerileri ile donatmaları için bir kaynak olan Teaching and Learning Handbook’u geliştirmek üzere işbirliğine gitti.
Medya ve bilgi okuryazarlığı artık her zamankinden daha önemli, güvenilir kaynakları belirlemek ve iyi bir medya değerlendirmesi yapabilmek için. Ebeveynlerin evde eğitim vermesi ve çocukların evde ekran başında daha fazla zaman geçirmesi ile, gördüklerimize karşı eleştirel yaklaşımı sağlamak için ne yapmalıyız.
Twitter ve UNESCO’nun ortak hazırladığı kaynakta yer alan ve kişilerin çevrimiçi bilgilerle ilgili doğru rotayı belirlemesine yardımcı olmak amacıyla bu kaynakta yer alan bazı detaylar şöyle;
Gerçeği kurgudan ayırt etmenize yardımcı olacak sorular
Eski ‘radyoda ne duyduğuna / gazetelerde ne okuduğuna inanma’ söylemi, dijital dünyayla ilgili olarak hala geçerli. Günümüzde, elimizdeki bilginin doğruluğunu kontrol etme ve doğrulama araçları parmaklarımızın ucunda. Eğitimcilerin öğrencilere, çevrimiçi bir şey okudukları zaman kendilerine sormaları için teşvik edebileceğiniz bazı sorular şöyle;
Kim?
Bunu söyleyen kim? Akademik, uzman bir ses mi? Menfaatleri var mı? Onlar bir avukat mı yoksa seçime katılan bir aday mı? Bağımsız ve objektif mi yoksa özneller mi? Hikaye birtakım kaynaklardan bahsediyor mu? Bu kaynaklar başka hikayelerde de görünüyor mu? Makaleyi kim yazdı? İsimleri atfedilmiş mi? Yazar veya web sitesini aradınız mı ve bu herhangi bir şüpheye yol açtı mı? Uzman veya veriler saygın bir kuruluştan mı geliyor?
Ne?
Ne söylemişler? Gündem ne? Bağlam ne? Bu ne tür bir hikaye? Tık tuzağı gibi mi görünüyor?
Nerede?
Bunu nerede söylemişler? Saygıdeğer bir kaynak mı? Hicivli bir web sitesi mi? Aleni öznel bir web sitesi mi? Bu hikaye başka nerede ele alınmış? Misyonunu belirlemek için web sitesinin ‘Hakkında’ bölümünü okudunuz mu?
Ne zaman?
Bunu ne zaman söylemişler? Ne zaman yayınlanmış?
Neden?
Bu neden söylenmiş? Neden zaman çizelgenizde şimdi görüyorsunuz? Bu eylemi teşvik etmek için mi?
Nasıl?
Nasıl yazılmış? Aşırı noktalama işaretleri veya büyük harf kullanımı var mı? Bir tık tuzağı başlığı var mı? ‘Medya / kuruluş / diğer bunu bilmenizi istemiyor’ gibi bir şey belirtiyor mu?
Öğrenme Aktiviteleri için Fikirler ve Aktiviteler
İşte bu soruları faaliyete geçirmek için eğitmenlerin öğrencilerle evde yapabileceğiniz bazı aktiviteler ise şunlar;
Pratik Gösterim
İnternet dolandırıcılığı, aldatmaca veya dezenformasyonun mevcut örneklerini gösterin ve onları nasıl tanıyabileceklerini açıklayın. Snopes.com veya FactCheck.org, çevrimiçi yanlış bilgi veya dolandırıcılık örneklerini inceleyebileceğiniz web siteleridir.
Dijital Dedektifler
Öğrencilerinizden birer ‘sahte haber’, spam veya dolandırıcılık örneği sunmalarını isteyin. Örneği ayrıntılı şekilde incelemelerini ve bunun dezenformasyon oluşturduğunu düşünmelerinin sebeplerini sunmalarını sağlayın. Lütfen dikkat ediniz: Bu aktivitenin yaşa uygun bir şekilde ve öğretmenlerinin ya da ebeveynlerinin gözetimi altında gerçekleştirilmesi önemlidir.
İddianızı destekleyin
Bir öğrenci gerçeğe dair bir açıklamada bulunduğunda, bunun gerçek olduğunu nasıl bildiğini sorun. Onlardan gerçekleri araştırmalarını ve iddialarını desteklemek için bilgi ile geri dönüş yapmalarını isteyin. Bir şeyin ‘ortak bilgi’ olduğu iddiasının, kendi başına düşünüldüğünde doğru olduğu anlamına gelmediğini gösterin.
Dijital Ayak İzinizi Kontrol Etmek
Medya ve bilgi okuryazarı olmanın bir diğer önemli kısmı da dijital ayak iziniz ile ilgili farkındalığınızın olmasıdır – dijital cihazlarda geride bıraktığınız veriler. Bunu yapmak için, öğrencilerin veri koruma ve gizlilik hakları hakkında bilgi edinmeleri gerekir.
Dijital ayak izinizi değerlendirmek ve değiştirmek için yapabileceğiniz birkaç şey var:
Kendinizi arayın
Başkaları sizi çevrimiçi ortamda nasıl görüyor? Bir arama motorunda adınızı, kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi hızlı bir şekilde arayarak başkalarının sizi nasıl gördüğünü anlamak kolaydır. Görünen şey, olası işverenlerin, arkadaşların ve ya ailenin görmesini istemeyeceğiniz bir şeyse, materyali dijital ayak izinizden çıkarmak için harekete geçmek mümkün olabilir.
Gizlilik ayarlarınızı kontrol edin
Sosyal medyada, genellikle kitlenize karar vermek mümkündür. Örneğin, Twitter ile, ayarlarınızda profilinizi korumalı moda ayarlayabilirsiniz. Bu sadece, sizi takip etmesini ve paylaştıklarınızı görmesini onayladığınız kişilere izin verecektir.
Eski profilleri devre dışı bırakma veya silme
Bir hesap veya web sitesiyle işiniz bittiğinde profilinizi silmeyi veya devre dışı bırakmayı unutmayın. Eğer onu olduğu şekilde bırakırsanız, siz bilmeden bir saldırıya uğraması muhtemeldir. Bu, başka birinin eski hesabınızı kullanarak sizi taklit etmesine olanak verebilir.
Paylaşmadan önce düşünün
Çevrimiçi olarak herhangi bir şey söylemeden veya yapmadan önce, kendinize sormanız gereken birkaç soru vardır. Arkadaşlarınızın veya ailenizin söylediklerinizi görmesinden memnun olur muydunuz? Bir gazetenin ön sayfasında sizi alıntılamasından memnun olur muydunuz? Söylediklerim birine kasten zarar verecek mi? Daha önce belirtilen gizlilik ayarlarına ve platformun açıklığına bağlı olarak, çevrimiçi olarak söylediğiniz veya yaptığınız şeyin gerçek dünya üzerinde somut etkileri olabilir. Unutmayın! Siz bir Tweet’i silebiliyorken, bir başkası onun ekran görüntüsünü almış olabilir. Daima hatırlayın, iyilik ve cömertlik karşılıksızdır.