Gelişen sanayileşme, üretim ve tüketim yapısının değişmesi, nüfus artışı ve kentleşme gibi birçok etken iklim değişikliğini arttırırken, doğal kaynakların da hızla tüketilmesine neden oluyor. Öyle ki henüz kriz düzeyine ulaşmamış olsa da, dünya genelinde her 10 kişiden altısının 2050 yılına kadar düzenli su erişiminden yoksun olması bekleniyor. Hal böyle olunca sürdürülebilir ve çevreye duyarlı üretim modelleri öne çıkıyor. Bu kapsamda suyun en çok kullanıldığı sektörlerin başında gelen tekstilde de Ar-Ge çalışmaları hız kazanıyor. BTC Bilgi Teknolojileri dijital baskı makineleri konusunda büyük bir tecrübeye sahip olan İspanyol Kerajet firmasıyla önemli bir iş birliği yaparak KERATEX SINGLEPASS ve MULTİPAS baskı makineleri ile sektöre yeni bir soluk kazandırdı. Türkiye ve Dünya’da bir ilk olan inovasyon harikası makinalar geleneksel üretime göre yüzde 90 su tasarrufu sağlıyor.
Nüfus artışı, şehirleşme, sanayileşme, teknolojik gelişmeler ve üretim tüketim dengesinin değişmesi gibi birçok faktör doğal kaynakların hızla tükenmesi ve iklim değişikliğini beraberinde getiriyor. Nitekim Türkiye nüfusunun 2030 yılında 100 milyona ulaşacağı ve kişi başına düşen su miktarının bin 120 m3’e gerileyeceği öngörülüyor. Bu öngörüler, Türkiye’nin “su fakiri” olma yolunda ilerlediğine işaret ediyor. Hal böyle olunca yaşam için tehdit oluşturan bu durum sürdürülebilirlik kavramını da ön plana çıkıyor. Bu nedenle tarımsal üretim, enerji üretimi, endüstri veya imalat olsun, büyümenin tüm itici güçlerinin temelini oluşturan eşsiz kaynaklarının daha verimli bir şekilde kullanılması için firmalarda gelişen teknoloji ile birlikte Ar-Ge faaliyetlerine ağırlık veriyor.
“Geleneksel Üretim 1 Kilogram Kumaşa 150 Litre Su Tüketiyor”
Sürdürülebilir çevreci üretim taleplerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken BTC Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü Nurten Ergün, “ Biz de bu sorumluluk bilinci ile hareket ederek kullanıma sunduğumuz iki dijital baskı makinesi hem üreticiye hem de çevreye büyük avantajlar sağlıyor. Bu yöntem ile baskı sonrasında yıkama gerekmediğinden geleneksel üretimle kıyasladığından büyük su tasarrufu sağlıyor. Örneğin geleneksel reaktif baskıda 1 kilogram kumaş için 150 litreye yakın su tüketilirken, Türkiye’de ve dünyada öncü olan bu makineler ile su kullanımını yüzde 90 azaltıyor. Aynı zamanda düşük üretim hızı, sınırlı renk alanı gibi dezavantajları yok eden bu inovasyon harikası ürünler, sınırlı sayıda renkle, milyon renge kadar ulaşabiliyor.
Çevreci Üretim Tekstildeki Konumumuzu Daha Çok Güçlendirebilir
Ergün, sözlerine şöyle devam etti:
“Kaynaklarımız sınırsız değil. Üreticilerde her geçen bu duruma karşı kendini yenilemeye çalışıyor. Nitekim desen tasarımından başlayarak dijital baskı makinelerindeki gelişmeler günümüzde artık suyun ve enerjinin daha tasarruflu kullanımını sağlayan teknolojilere kadar ulaştı. Bizim de hedefimiz su ve enerji tasarrufu yaparak tekstil üretimini gerçekleştirmek ve doğanın, suyun korunmasını sağlayabilmek. Bu duruma ülkemizin öncü olması büyük önem arz ediyor. Çünkü ülkemiz tekstil denilince dünyada önemli bir komumda yer alıyor. Bu duruma çevreci üretim modeli de eklenince daha değerli hale geliyor. Hem ulusal hem de uluslararası pazarda artık geri dönüşüm, sürdürülebilir kavramları öne çıktığı için üretim süreçlerinde de bu konulara dikkat ediliyor.’’
