Markaların kitlelere seslenme aracı pazarlamada, etnik unsurların gözetildiği çalışmalarda başarı oranı artıyor. Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, yurt içi ve yurt dışında çok kültürlü topluluklara ulaşmanın yollarından biri olan etnik pazarlamayı dijital açısından değerlendirdi.
Pandemi sonrasında ülkeler arası dolaşımın azalması, uluslararası çalışmalar yürüten şirketleri olumsuz etkilemeye devam ediyor. Satın alma ve e-ihracatta olduğu kadar, fuarların gerçekleştirilememesi de işletmeler açısından dezavantajlı durumlar arasında yer alıyor. Bunun çözümü ise dijtial kanallardan yapılabilecek “etnik pazarlama” çalışmaları.
Etnik pazarlama neden önemli?
Küreselleşme, ulus ötesi şirketler gibi kavramlar sebebiyle uluslararası reklam dünyasında standart hale gelen tek tip reklam stratejilerini verimliliğini kaybediyor. Araştırmalar, tüketicilerin olağandan farklı reklam stratejilerine olumlu yanıt verdiğini gösteriyor. Bu noktada ise toplumdaki ortak dil, din, kültür, manevi miras ve sosyokültürel özelliklere sahip kişilerin oluşturduğu etnik gruplara yönelik pazarlama dikkat çekiyor.
Konuyu değerlendiren Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, “Kökeni Yunancada ‘halk’ anlamına gelen ‘ethnos’ sözcüğüne dayanan etnik kavramı, ulaşımın, ticaretin ve teknolojinin gelişmesi ile küreselleşme ve kültürel sebeplerle dünyanın birçok bölgesinde önem kazanıyor. Alt kültürleri ve etnik grupların tüketim davranışlarını inceleyen araştırmalar, buradaki farklılıkları tespit ederken, markaların tüketiciye özel mesaj verebilme kabiliyetleri de etnik pazarlama kavramıyla geliştiriliyor. Türkiye’ye ve dünyaya ulaşmak isteyen markalar, her ne kadar klasik pazar bölümlendirilmesi olarak ele alınsa da, etnik pazarlama ile daha kolay marka sadakati yaratabiliyorlar” dedi.
Grup dinamikleri ve özellikleri iyi analiz edilmeli
Her şeyin müşterinin ihtiyacına göre şekillendiği günümüz dünyasında, istek ve ihtiyaçların saptanması ve buna bağlı entegre pazarlama faaliyetleri sürdürmek isteyen markalar için “etnik pazarlama” çalışmaları yapma gereksinimi doğuyor. Bunun için önceden hedef grubun düşünce yapısı, kültürü, yaşam ve tüketim alışkanlıkları konusunda analiz yapılması gerektiğini belirten Pamuk, hedef grubun dinamikleri ve özelliklerinin analiz edilmesi sonrasında etkili bir iletişim politikası oluşturmak gerektiğinin altını çiziyor.
Etnik pazarlamanın ilk örneklerden biri Türkiye’den
Pamuk, etnik pazarlamayı değerlendirirken, “Dünyadaki ilk etnik pazarlama örneklerinden birisi Nestlé tarafından 1909 yılında Türkiye’de gerçekleştirildi. Markanın logosu yerine geleneksel levha uygulaması yapılırken, Osmanlı’nın kaligrafik şekillerinin kullanıldı. Bunun sebebi Anadolu topraklarının Batı’dan çok daha öncesinde kozmopolit bir yapıya sahip olmasıydı. Bu özelliği bugün de koruyoruz. Markalar ise bu konuya biraz çekingen yaklaşıyorlar, ancak korkulduğu gibi stereotipleştirme ve klişeler olmadan da etnik pazarlama yapılabilir. Farklı bölgelerde yaptığımız çalışmalarda, içerisinde agresif mesajlar olmayan çalışmaların dijitaldeki klasik pazarlama çalışmalarına göre başarılı olduğunu görüyoruz. Satın alma davranışını etkileyen faktörler hiyerarşisinde de en önemli belirleyicilerden biri kabul edilen kültürel unsurları kullanmak etnik pazarlama çalışmalarındaki dönüşüm oranlarını etkiliyor” şeklinde konuştu.
Pandemi sonrası dönemin yıldızı “Dijital etnik pazarlama” olabilir
Etnik pazarlama çalışmalarında, dijital kanalların hedefleme konusunda daha etkili olduğu görülüyor. Sosyal medya tarafında Facebook, Instagram, Twitter, Snapchat, YouTube gibi mecraların yanı sıra, TikTok’un da geniş kitlelere ulaşımda etkili olduğunu belirten Pamuk, bunu şöyle açıkladı: “Özellikle sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen hedefleme çalışmaları, etnik pazarlama için ideal. Çünkü, kişiyi tanımlayan birçok farklı değişkenin yanına, kişinin sevdiği konular ve içerikler de eklenebiliyor. Bu da ‘adrese teslim’ diyebileceğimiz bir hedefleme netliği sağlıyor”
Digital Exchange, dijital etnik pazarlama konusunda sosyal medyanın yanı sıra, programatik reklamcılıktan da faydalanıyor. Böylece hem doğru hedefleme hem de bütçeyi en iyi şekilde kullanmak mümkün oluyor. Pamuk, “Sosyal medya, programatik reklamlar ve yerel medya kullanımını influencer pazarlamasıyla destekliyoruz. Böylece dijitalde 360 dereceyi kapsayan bir planlama ortaya çıkıyor ve sonuçlar da pandeminin yarattığı olumsuzlukları ortadan kaldırıyor” dedi.