Bir özel hücresel ağ, genelde üretim sürecini daha verimli, daha sürdürülebilir veya daha güvenli kılan otonom robotlar gibi uygulamalar ile süreçlerini otomatik hale getirmek için tek bir işletme veya kuruluşa hizmet eder. Kablosuz olduğundan, kablolu ağlardan daha esnektir ve sensörler, makineler, cihazlar ve hatta kritik iletişimler için düşük maliyetli bağlantı imkanı sunabilir ve bu da özel ağları, Endüstri 4.0 için kritik öneme sahip bir kolaylaştırıcı haline getirir.
Yazar: Nokia Türkiye Ülke Müdürü Özgür Erzincan
Özel ağ, yönetilen bir hizmet olarak satın alınmakta ya da özel ağa bu şekilde abone olunmakta olup içeriğinde yer alan radyo erişim noktaları ve çekirdek ağ sunucusu sayesinde de bu ağı kullanan işletmenin genele açık hücresel ağlara bağımlılığı kalmamaktadır. Genele açık hücresel ağların aksine özel ağlar, öngörülebilir bir performans gerektiren, işletme ve misyon açısından kritik olan kullanım vakalarını ultra güvenilir bir şekilde desteklemek üzere yapılandırılabilir.
Birçok kuruluş için özel kablosuz teknoloji yeni bir teknoloji olduğundan uzun entegrasyon süreçlerinden ve karmaşık operasyonlardan endişe duyulabilir. İşte bu nedenle de Nokia, Endüstri 4.0 dönüşümü için bir dijital platform geliştirdi. Çözümümüzde Nokia Dijital Otomasyon Bulutu (Nokia DAC), MX Industrial Edge (MXIE), Nokia endüstriyel cihazları ve hem bize hem de üçüncü taraflara ait uygulamaları kapsayan bir katalog yer alır. Bu uçtan uca çözüm bir hizmet olarak sunulmakta olup esasen böylece başlangıçta ihtiyaç duyulan sermaye yatırımı miktarı azaltılarak işletmelerin büyüdükçe ödeme yapmalarına da imkan sağlanır.
Birçok işletmenin BT ve Operasyonel Teknoloji (OT) ekipleri için yeni bir teknoloji olduğundan özel kablosuz yerleşke ağları ve nasıl çalıştıklarıyla ilgili hala endişeler bulunuyor. Ben de sıkça duyduğumuz ilk beş yanlış kavramı özetledim.
1) Özel Kablosuz Ağlar, Wi-Fi’ın yerine geçecek
4.9G/LTE ve 5G özel kablosuz teknoloji, yüksek bant genişliğine ve/veya düşük gecikmeye ihtiyaç duyan endüstriyel uygulamalar için Wi-Fi’ın yerine geçecek. Wi-Fi, bu gibi işletme açısından kritik olan uygulamaların bazıları için güvenilir ve kesintisi iletişim kurmakta yetersiz kalabiliyor, bu nedenle de Lufthansa gibi işletmeler sanal görüntülü denetim incelemeleri için 5G özel kablosuz ağını kullanıyor.
BT ve OT süreçlerinin birçok kısmı Wi-Fi üzerinde çalışabildiğinden Wi-Fi bir yere gitmeyecek. Doğru uygulamalar için doğru teknoloji karışımına sahip olunması, OT sürecinin dijitalleştirilmesi için hayati öneme sahip. İşletme açısından kritik olmayan süreçler için temel bağlantının yeterli olduğu yerlerde Wi-Fi da hayati bir rol oynamaya devam edecek. Nokia Dijital Otomasyon bulutu artık ilave bir bağlantı katmanı ve özel kablosuz ağla sorunsuz bir şekilde birlikte çalışabilme imkanı sunan Wi-Fi yetkinliğini de içeriyor. Çeşitli OT uygulamaları ile cihazları aynı platforma bağlanarak sektörlere birlikte sorunsuz bir şekilde çalışan 4.9G/LTE, 5G ve Wi-Fi’ın en iyi özelliklerinden faydalanma imkanı sunduğundan bu uçtan uca çözüm en iyi değeri sağlıyor.
2) Kullanılabilecek çok az 5G cihaz var, bu nedenle özel kablosuz ağa şimdi yatırım yapmak anlamsız
Omdia’nın araştırmasında görüşlerine başvurulan işletmelerin yüzde 31’i, 5G için cihaz ve endüstriyel ekosistemin olmamasını bir numaralı sorun olarak belirtiyor. Her ne kadar cihaz tedarikçilerinin birçoğunun henüz 5G cihazlarından oluşan geniş çaplı portföylerinin olmadığı doğru olsa da 5G etrafında oluşan motivasyon, bu pazar için hazır olunması gerektiğini gösteriyor ve cihaz tedarikçileri de bu noktaya erişebilmek için birbirleriyle yarışıyor.
Daha önemlisi ise 4.9G/LTE için 6.800’den fazla LTE etkin telefon harici cihaz ile oldukça gelişmiş bir endüstriyel ekosistem mevcut. Birçok endüstriyel sistem, bütünleşik 4.9G/LTE modemleriyle birlikte sunuluyor. Endüstriyel kullanım örneklerinin %85 kadar önemli bir kısmı da halihazırda 4.9G/LTE tarafından desteklenebildiğinden özel kablosuz ağ yatırımlarını geciktirmeye gerek yok.
Nokia’nın özel kablosuz yerleşke çözümleri, beraberinde eksiksiz bir şekilde test edilmiş ve ön entegrasyonu yapılmış birçok cihaz ve uygulama ile birlikte sunulduğundan sektörler de çalışanlarını ve makinelerini birbirlerine kolayca bağlayabiliyor. Nokia, özel kablosuz ekosistemini gittikçe büyüyen iş ortağı ekosisteminden faydalanarak yeni giyilebilir kameralar ve entegre cihazlarla büyütüyor. Örneğin, kısa zaman önceki iş ortaklarımızdan biri olan Savox, çalışanlar için güvenlik ve iletişim yetkinliklerini geliştirecek daha dayanıklı LTE ve 5G cihazları sunuyor.
3) Edge, merkezi bulutun yerini alacak
Dijitalleşme bulutunun son parçalarından biri de varlık yoğun sektörlerin Endüstri 4.0 verilerini sahada işlemeleri için Edge bilişimin kullanıma sunulmasıdır. Edge bulut, operasyonel süreçler için kullanılan uygulamaları desteklemek için yüksek performanslı bir ağ ile sorunsuz şekilde entegre olmuş, tesis bünyesinde kullanılan bir kapsayıcı bilişim platformudur. BT alanında bulut önemli bir rol oynarken Operasyonel teknoloji içinse endüstriyel Edge bulut, verilerin imalat alanına yakın bir şekilde işlenebilmesi sayesinde milisaniye gibi kısa bir süre içinde tepki vermesi gereken robotlar gibi gelişmiş dijitalleşme kullanım alanları için ihtiyaç duyulan düşük gecikme özelliklerini karşılanmasına yardımcı oluyor. Bu da merkezi bulutta veri işlemeyle ortaya çıkan gidiş-geliş gecikmelerini azaltıyor. Hızlı hareket eden robotların derhal durdurulması gerekebilir ve bu gibi düşük gecikme ihtiyaçları ise yüzlerce km ötedeki bulutta yapılan veri işlemesiyle sağlanamaz.
Nokia’nın MX Industrial Edge ürünü, Edge Hizmeti modelinin basitliği ve çevikliğini, varlık yoğun endüstriyel ortamların görev kritik ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış, yüksek performanslı, esnek ve güvenli Edge mimarisi ile bir araya getiriyor. Kullanıma hazır endüstriyel uygulamalardan oluşan bir portföyün yanı sıra bir dizi dikey çözüm sağlayıcıların sistemlerine bağlanmak için de endüstriyel bağlantı arayüzleri ile birlikte sunuluyor.
MXIE, genel bulut sağlayıcılarından, endüstriyel iş ortaklarından ve ISV uygulamalarından elde edilen her tür uç bulut uygulamasını, dijital dönüşümü hızlandırmak amacıyla işletmelerin kolayca kullanabilmesine imkan sağlayan ve ekosistem açısından tarafsız bir platform sunuyor.
4) Özel Kablosuz teknolojisine yapılan yatırımın getirisi (ROI) belirsizdir
Omdia’nın araştırmasına göre işletmelerin yüzde 60’ı, yatırımlarından iki yıl içinde bir getiri elde etmeyi bekliyor. Maliyet ise, katılımcıların %29’unun bir özel LTE/5G ağı kurmalarını önleyen önemli bir engel konumundadır. Müşterilerimizle yaptığımız çalışmalardan edindiğimiz deneyim, kullanım örneğine ve kurulum ortamına bağlı olarak yatırımlardan iki yıl içinde bir getiri elde etmenin olası olduğunu gösteriyor. Ancak, diğer kablosuz teknolojilere ilişkin saha radyo mühendisliği ve danışma maliyetlerinin, bileşen maliyetlerine daha ağır basması nedeniyle burada bakılması gereken konu bileşen maliyetlerinin ötesidir. Diğer bir deyişle, toplam sahip olma maliyetinin hesaplaması oldukça karmaşıktır, bu nedenle de yapacakları yatırımın getirisinden hala emin olamayan işletmeler için bir toplam sahip olma maliyeti hesaplayıcısı hazırladık. Bu hesaplayıcıya göre genelde özel kablosuz ağlar faydalı bulunuyor.
Bu tür çalışmalarda maliyetleri düşük tutmanın ve yatırımın getirisini daha kısa sürede almaya başlamanın bir yolu, özel kablosuz bağlantı, uygulamalar ve cihazların yanı sıra endüstriyel Edge teknolojisinden oluşan eksiksiz bir ekosistem sunan bir iş ortağı ile çalışmaktır. Büyük çaplı birçok işletme tüm ihtiyaçlarını tek bir üreticiden temin etmek istemiyor. Ancak cihazların, uygulamaların, uç sunucuların ve bağlantı çözümlerinin birbirleriyle entegrasyonlarının ve birlikte sorunsuz şekilde çalıştıklarının test edilmesi ve iş spesifik görev kritik kullanılabilirlik ve güvenlik gereksinimlerinin de garanti edilmesi gerekiyor. Bu şekilde kapsamlı bir sistem entegrasyonu zaman alabilecek bir süreçtir ve bunun sonucunda da maliyetler artabilir.
Nokia MX Industrial Edge – OT dijitalleşmenizi hızlandıracak, tamamen entegre bir uç çözümü
Alternatif olarak çeşitli teknolojileri ve gereken tüm birlikte çalışabilirlik alt ve üst entegrasyon ile bulut bağlantı arayüzlerini bir araya getiren, önceden entegrasyonu tamamlanmış bir platform sunabilen tek bir tedarikçi de işletmelerin bu alanda çalışmaya başlamasına yardımcı olabilir. Önceden belirlenmiş hizmet düzeyi anlaşmaları da ayrıca temel performans göstergelerinin tutturulmasını sağlayabilir. İşletmeler de böylece pazara daha hızlı çıkabilir ve gereksiz karmaşıklığın neden olduğu entegrasyon maliyetlerinden de tasarruf edebilir.
5) Özel kablosuz ağlar için bir spektrum yok
Spektrumun varlığı hala özel kablosuz 4.G/LTE ve 5G teknolojisinin, örneğin imalat sektöründe, kullanıma sunulmasının önündeki en önemli teknik güçlüklerden biridir. ABI Araştırma Şirketi, imalat sektöründeki hedef kitlenin yüzde 36’sının bu konuyu en önemli endişe olarak gördüğünü tespit etti.
Ancak özel kablosuz ağların gelişimi, spektrumla ilgili olarak kısa süre önce başlatılan birçok farklı girişimle de hızlanıyor. Bunlardan biri, FCC ile sektör arasında, halihazırda var olan radyo spektrumunu paylaşmaya ve özel kullanıma sunmaya yönelik ortak bir çalışma olan, ABD’deki Vatandaşlar için Geniş Bant Radyo Hizmeti (CBRS) girişimidir. Bu gibi girişimler, özel kablosuz ağlar için spektrum kullanımını ABD’de genişletiyor. ABD dışında ise 25’den fazla ülke endüstriler için yerel LTE/5G lisanslı spektrumları serbest bırakmış durumda. Nokia, CBRS’de öncü bir rol oynamakta olup entegre bir CBRS çözümüne sahiptir ve ayrıca 30 ülkede de spektrum kullanımı için ortaklıkları bulunmaktadır.
Diğer alternatifler arasında LTE’nin 5GHz bandında kullanımı için (aynı zamanda Wi-Fi gibi başka lisanssız teknolojiler tarafından da kullanılmaktadır) 3GPP standartlarını esas alan MulteFire gibi lisanssız spektrum kullanımı da yer alıyor. 5GHz tüm dünya çapında kullanılabilir. Nokia da bu amaçla geçen yıl sektörün ilk MulteFire uçtan uca çözümünü duyurdu. LTE-U’ya 16 ülkede daha izin verilmekte olup 5G NR-U (yeni radyo – lisanssız) ise gelecekte kullanılacak.
Spektrum bulmak zamanla kolaylaşıyor. Özel 4.9/LTE ve 5G kablosuz ağları hızla büyüyerek sektörleri daha sürdürülebilir, daha güvenli ve daha verimli hale getiriyor. Spektrum eksikliği ise çözülebilecek ve çözülecek bir engel olup özel kablosuz ağları benimsemenin önünde bir engel olarak görülmemeli.
Özel Kablosuz ağ bağlantısı, aralarında imalatçıların, enerji sağlayıcılarının ve ulaştırma şirketlerinin de yer aldığı sektörler tarafından rekor sayılabilecek bir hızda benimseniyor. Bu şekilde benimsemenin önünde yer alan ve daha iki yıl önce var olan engellerin bazıları ise hızla ortadan kayboluyor.
Yeni cihazlar ve uygulamalar piyasaya çıktıkça ve endüstriyel seviyede uygulamaya konuldukça özel kablosuz ağ ekosistemi de bağlantı kısmının dışında da hızla büyüyor. Bu büyüyen sistem yaşam ve çalışma şeklimizi dönüştürecek ve Endüstri 4.0’ı bir gerçeklik haline getirecek.
Burada sorulması gereken soru özel kablosuz ağ teknolojisinin, dünyanın dört bir yanında 14 milyon yerleşke tarafından benimsenip benimsenmeyeceği değil, ne zaman benimseneceğidir. Rekabette önde olmak isteyen imalat şirketleri, limanlar, havalimanları, madenler veya enerji şirketleri için bu yolculuğa bugünden başlamak hayati önemdedir. Nokia, özel kablosuz ağ teknolojisinde piyasanın lideri olarak, Endüstri 4.0 yolunda liderlik etmenize yardımcı olmaktan memnuniyet duyacaktır.