Hewlett Packard Enterprise (HPE), Kasım 2019’da tanıtılan HPE Konteyner Platformu’nun genel kullanıma sunulduğunu duyurdu. HPE Konteyner Platformu, sektörün ilk kurumsal konteyner platformu olarak öne çıkıyor.
Hewlett Packard Enterprise (HPE), Kasım 2019’da tanıtılan HPE Konteyner Platformu’nu genel kullanıma sundu. HPE Hybrid IT Kıdemli Başkan Yardımcısı Kumar Sreekanti, “Kurumsal konteyneri benimsemek yenilikçi bir yaklaşım gerektiriyor” dedi. Sreekanti şöyle devam etti; “HPE Konteyner Platform yazılımımız, Kubernetes ile hedeflenen ölçekte uygulama geliştirmeyi hızlandırmak için çevikliği ve hızı beraberinde getiriyor. Müşteriler, konteynerleri fiziksel sunucu üzerinde çalıştırarak, VM’lerde veya bulut ortamında çalışma esnekliğiyle artan verimlilikten ve maliyet avantajından yararlanıyor”.
Sreekanti, ayrıca şunları söyledi, “Çoklu kiralama, güvenlik ve konteynerlarla sürekli veri depolama için açık kaynaklı Kubernetes topluluğunun yeniliklerini kendi yazılım çözümlerimizle birlikte kullanıyoruz. Yeni HPE Konteyner Platformu, müşterilerin makine öğrenmesinden CI/CD iletişim hatlarına kadar değişen kullanım durumlarında çok sayıda büyük ölçekli Kubernetes kümesi için konteynerizasyon dağıtımlarını genişletmelerine yardımcı oldu.’’
HPE Türkiye Hibrit BT Kategori Yöneticisi Burak Özgür ise konuya ilişkin şunları söyledi; “Bilişim sektörü olarak büyük bir değişimin eşiğindeyiz ve bu defa değişimin adı konteyner teknolojileri. Hewlett Packard Enterprise olarak müşterilerimizin konteyner teknolojilerinden kaynaklanacak maliyet ve çeviklik kazanımlarını en kısa sürede ve en yüksek geri dönüş oranında faydalanabilmeleri adına “HPE Container Platform” yazılımını duyurduk. Bu yazılım yüzde yüz açık kaynaklı Kubernetes üzerine inşa edilmiş, veri merkezinde, bulut ve uçlarda çalışabilen; hem buluta hazır, hem de geleneksel uygulamaları modernize ederek konteyner mimarisi içerisine entegre etmek için geliştirilmiş bir selfservis platformudur.”
HPE Konteyner Platformu’nun ve fiziksel sunucu konteynerlerin ek avantajları şöyle sıralanıyor:
Hız. Konteyner uygulamalarını fiziksel sunucu üzerine dağıtmak ve çalıştırmak daha hızlıdır. Tam önyükleme işlemi de dahil olmak üzere VM’nin konuk işletim sistemini (OS) başlatmanıza gerek yoktur. Bu gelişme, operasyonları ve piyasaya çıkış süresini hızlandırır.
Maliyet ve kaynak tasarrufu. Her VM’nin kendi konuk işletim sistemi olduğundan, bunların ortadan kaldırılması belleğin, depolama ve işlemci kaynaklarının ve bunları çalıştırmak için gerekli olan veri merkezi maliyetlerinin azaltılmasını sağlar.
Orkestrasyon katmanının ortadan kaldırılması. Sanallaştırılmış ortamlar için yönetim çerçevesine ve kapsayıcılar için Kubernetes orkestrasyon ortamına gerek yoktur.
Donanım platformu başına daha fazla yoğunluk. Konuk işletim sistemlerinin birden çok kopyasını ortadan kaldırır. CPU, bellek ve depolama gereksinimlerini yok eder. Yanı sıra fiziksel ana bilgisayarda VM’lere kıyasla daha fazla konteyner çalıştırır.
Donanıma doğrudan erişim gerektiren uygulamalarda daha iyi performans. Makine öğrenimi (ML) algoritmalı analitik ve yapay zeka (AI) iş yükleri, ML modellerini eğitmek için yoğun hesaplama gerektirir. Bu uygulamalar sunucu altyapılarda daha hızlı sonuçlar ve daha yüksek verim sağlar.