Enterprise Next röportajlarında konuğumuz olan NarPOS Kurucu Ortağı ve CEO’su İlyas Akça, hepsi bir arada POS cihazlarının gümbür gümbür geldiğine vurgu yaptı.
Enterprise Next: Yazar kasa POS dünyasında öncü şirketlerden birisiniz. Bu alandaki son döneme imza atan/atacak yenilikler nedir?
İlyas Akça: NarPOS olarak yazar kasa POS dünyasında birçok öncü yeniliğe imza attık ve atmaya da devam ediyoruz. Türkiye’de yazar kasa POS cihazı üzerinde sipariş alma, ödeme alma ve hesap çıkarma modülünü entegre eden ilk marka olmaktan gurur duyuyoruz. Bulut tabanlı adisyon ve barkod sistemi yazılımımız, kurulum sonrası bir gün içinde devreye girerek işletmelere operasyonel hız ve kolaylık sağlıyor. VUK 507 lisanslı yazar kasa POS sistemimizle işletmelerin sıklıkla karşılaştığı Z raporu kayıplarının önüne geçiyoruz.
Hibrit (bulut ve lokal) altyapımız sayesinde internet bağlantısı olmasa bile kesintisiz hizmet vererek, işletmelerin tüm operasyonel süreçlerini (sipariş yönetimi, gelişmiş stok takibi, mobil garson/kurye uygulamaları, dijital menü, sanal/fiziksel ödeme entegrasyonları ve kapsamlı işletme yönetimi) tek bir platformdan yönetmelerini sağlıyoruz. NarPOS olarak Türkiye’de el terminali ve yazar kasayı bir arada sağlayan ilk şirketiz.
Enterprise Next: Yakında duyurulması planlanan hepsi bir arada ürününüz ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? İşletmelere ne gibi faydaları olacak?
İlyas Akça: Yakında tanıtımını yapacağımız hepsi bir arada ürünümüz, yeme-içme sektöründe oyunun kurallarını değiştirecek. Bu cihaz, sipariş alma ekranı, yazıcı, dokunmatik ekran ve yazar kasa POS’u tek bir donanımda birleştirecek. Geleneksel sistemlerde garsonların sipariş alırken kullandığı birden fazla cihazın yerini alarak, operasyonel karmaşıklığı ortadan kaldıracak ve verimliliği artıracak.
Yeni hepsi bir arada ürünümüzle, tüm süreçler tek bir cihazdan yönetildiği için manuel hatalar azalacak, servis hızı artacak ve iş akışı basitleşecek. İşletmeler tek bir cihazla birden fazla donanımın maliyetinden kurtulacak ve gereksiz mali yüklerden arınacak. Daha hızlı servis ve sipariş doğruluğu sayesinde ise müşteri memnuniyeti yükselecek.
Enterprise Next: Türkiye yeme içme sektörü için önemli katma değer ve işletmelerin dijital dönüşümlerine katkı sağlayacak ne gibi yeniliklerden bahsedebiliriz?
İlyas Akça: Türkiye yeme-içme sektörü için sunduğumuz en büyük katma değerlerden biri, hiç şüphesiz Şekerbank ile yakın zamanda gerçekleştirdiğimiz stratejik iş birliğimizdir. Bu önemli proje kapsamında, Şekerbank POS Kart sahipleri ertesi gün yüzde sıfır komisyon avantajıyla ödeme almanın yanı sıra, yeni adisyon sistemi zorunluluğu için gereken e-adisyon yazılım hizmetinden de ücretsiz faydalanabiliyorlar. Bu, işletmelerin finansal yüklerini önemli ölçüde hafifletiyor ve dijitalleşme süreçlerini hızlandırarak maliyetsiz bir adisyon hizmeti sağlıyor.
Şekerbank iş birliğinin yanı sıra NarPOS olarak yeme-içme sektörüne sunduğumuz önemli yenilikler ve ilkler bulunuyor. Örneğin, cihazlarımıza sipariş alma, ödeme ve hesap çıkarma modüllerini entegre ederek Türkiye’de yazar kasa POS içerisine adisyon sistemini entegre eden ilk ve tek şirketiz. Ayrıca bulut tabanlı sistemlerimiz sayesinde restoranlar, ödeme alma, stok takibi, sipariş yönetimi ve raporlama gibi tüm iş süreçlerini tek bir uygulama üzerinden yönetebiliyor.
Türkiye’nin ilk hibrit altyapıya sahip restoran otomasyon sistemi olarak etkin envanter yönetimiyle gıda israfını önlemeye katkıda bulunurken; QR menüler ve mobil uygulamalar gibi yenilikçi sipariş ve ödeme sistemleriyle müşteri yolculuğunu kolaylaştırarak memnuniyeti artırıyoruz. Son olarak, VUK 507 gibi yeni nesil yazar kasa düzenlemelerine uyum konusunda işletmelere tam destek vererek süreçlerini sorunsuz atlatmalarına yardımcı oluyor, böylece yasal uyum ve verimliliği bir arada sunuyoruz.
Enterprise Next: Bu yeni teknolojiler 2025 hedeflerinizi gerçekleştirmede ne kadar yardımcınız olacak?
İlyas Akça: 2025 hedefimiz, müşteri sayımızı 16 bine çıkarmak ve müşterilerimizin ödeme altyapısından geçen ciro rakamını 5,5 milyar TL düzeyine ulaştırmaktır. Sunduğumuz kapsamlı, uyumlu ve verimli çözümlerle bu hedeflere ulaşacağımıza inanıyoruz.
2025’in ilk çeyreğinde, artan maliyetler ve adisyon sistemi zorunluluğu gibi zorlu koşullara rağmen yüzde 240’lık rekor bir büyüme kaydettik. Bu büyüme, teknolojilerimizin işletmelerin verimliliklerini artırmalarına ve kârlılıklarını korumalarına doğrudan yardımcı olduğunu gösteriyor. Yasal uyumu bir yük olmaktan çıkarıp bir fırsata dönüştürerek, işletmelerin dijital dönüşümünü hızlandırıyor, maliyetlerini düşürüyor ve kârlılıklarını artırıyoruz.
Ayrıca yiyecek-içecek sektöründeki işletmelerin kepenk indirme oranını (ilk 3-6 ay içinde yüzde 38) düşürmeyi, maliyetleri azaltmayı ve uzun vadede enflasyonun düşmesine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Bu teknolojiler sayesinde değişen tüketici beklentilerini karşılayarak sektörün hızla evrilmesine de destek olacağız.
Enterprise Next: 2026 yılı için yatırım yapma/alma, yurtdışına açılma ve büyüme gibi konularda ne gibi planlarınız var?
İlyas Akça: 2026 yılı ve sonrası için NarPOS’un önemli büyüme ve uluslararasılaşma hedefleri bulunuyor. Yeme-içme sektörünün küresel büyüklüğünün 2026’ya kadar 9 trilyon dolara, Türkiye’de ise 772 milyar TL’ye ulaşması bekleniyor. Bu pazar büyüklüğü, büyüme stratejilerimiz için önemli bir potansiyel sunuyor.
NarPOS olarak küresel bir fintek oyuncusu olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Türkiye’deki modelimizi Hollanda’da pilot olarak uygulayacağız ve yurtdışında fiziki bir ofis kurarak bu alanda büyük bir adım atacağız. Hollanda’dan 1 milyon avroluk bir yatırım almayı ve sonraki yıllarda Seri A turunda 4-5 milyon dolar yatırım tutarına ulaşmayı hedefliyoruz.
Halihazırda 10 ülkede 14 binden fazla işletmeye hizmet veriyoruz. Dijitalleşmeyi, F&B ve turizm sektörlerinde rekabet gücünü artıran ve misafir memnuniyetini yükselten stratejik bir yatırım olarak görüyoruz. Uzun vadede sürdürülebilir, güvenilir ve kalıcı değerler yaratma amacıyla çalışmaya devam edeceğiz.
Enterprise Next: Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?
İlyas Akça: NarPOS olarak biz, işletmeler için sadece bir teknoloji sağlayıcısı değiliz; aynı zamanda onların zorlukları fırsata çevirmelerini sağlayan stratejik bir ortağız. Yeni yasal düzenlemelerin getirdiği maliyetleri bir yük olmaktan çıkarıp, işletmelerin dijital dönüşümünü hızlandıran gerçek bir kaldıraca dönüştürüyoruz. Türk mühendislerimizin vizyonuyla geliştirdiğimiz hibrit altyapımız, Türkiye’de bir ilk olan entegre yazar kasa POS çözümlerimiz ve yakında çıkacak hepsi bir arada ürünümüzle, sektörde teknolojik bir fark yaratıyoruz.
Amacımız, restoranların siparişten stok takibine, ödeme yönetiminden detaylı raporlamaya kadar tüm operasyonel süreçlerini kusursuzca yönetmesini sağlamak. Böylece işletmelerin gereksiz maliyetlerden kurtulmasını, verimliliklerini en üst seviyeye çıkarmasını ve hatta gıda israfını minimuma indirmesini mümkün kılıyoruz. Şekerbank iş birliğimizde olduğu gibi, adisyon sistemi zorunluluğunu ve yükselen maliyetleri, kârlılığı artıran birer avantaja çeviriyoruz.
NarPOS olarak sektörde daha adil bir rekabet ortamı sağlayarak kayıt dışı ekonominin önüne geçilmesine de aktif olarak katkıda bulunuyoruz. Türkiye’de yeme-içme sektöründeki kepenk indirme oranlarını düşürmeyi, kârlılıklarını artırmayı ve uzun vadede ülke ekonomisine değer katmayı misyon ediniyoruz.
