Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleştirdiği operasyonlar sayesinde beş yılda 30 bin tondan fazla gıdanın israfını önleyen Fazla Gıda, profesyonel mutfaklarda gıdanın hangi adımda atığa dönüştüğünü, türünü ve miktarını ölçerek atık azaltıcı aksiyon almayı mümkün kılan Akıllı Tartı Sistemi ile atığı yüzde 50 azaltıyor.
Geliştirdiği teknoloji tabanlı ürünlerle firmaların atıklarını en yüksek ekonomik, çevresel ve sosyal fayda ile değerlendiren Fazla Gıda Kurucu Ortağı ve CEO’su Olcay Silahlı, “Fazla Gıda bünyesindeki Ar-Ge ekibimiz tarafından bir Nesnelerin İnterneti (IoT) çözümü olarak geliştirilen ve HoReCa sektöründeki restoran, otel ve yemekhane işletmelerinde gıdanın hangi adımda atığa dönüştüğünü, türünü ve miktarını ölçen Akıllı Tartı Sistemi’miz ile alınabilecek atık azaltıcı aksiyonları belirleyip işletmelere ciddi bir ekonomik avantaj yaratıyoruz. Akıllı Tartı Sistemi, işletmelerde oluşan gıda atığının toplanan veriler sayesinde detaylı bir şekilde takip edilmesine ve bu sayede basit aksiyonlar alarak atık miktarının azaltılmasına olanak sağlıyor. Yaptığımız son çalışmaların çıktılarını incelerken Akıllı Tartı Sistemi’ni kullanmayan başladıktan sonraki 3 gün içerisinde bir yemekhaneden çıkan atığın neredeyse yarı yarıya azaldığına şahit olduk. Gördük ki, yemekhanede yaptığımız atık takibi, misafirleri ve çalışanları öncelikle bir sorgulamaya, sonrasında da bir davranış değişikliğini itmiş ve sadece bu durum bile israfın büyük ölçüde önüne geçilmesini sağlamış. Bu alanda gerçekleştirdiğimiz akademik çalışmalarda atık takip sistemlerinin oluşan atığı yüzde 50 oranında azaltabileceğini öngörüyordu, bunu biliyorduk; fakat 3 gün süren çalışmalarda bu öngörüyü deneyimlemiş olmak yaptığımız işe ve geliştirdiğimiz ürüne olan inancımızı perçinledi” dedi.
Gıda atığı yönetimi, HoReCa sektöründeki karlılık problemine önemli bir çözüm sunuyor
“Bugünkü ekonomik şartları göz önüne aldığımızda, yükselen maliyetler dolayısıyla bir restoran, otel ya da yemekhane işletmek giderek daha zor bir hal alıyor. Kaliteden ödün vermek istemeyen işletmeler, yükselen maliyetlerin tamamını müşteri kaybetmemek adına fiyatlara yansıtamadığı için kar marjlarında ciddi daralmalar yaşıyor. Bu durum çoğu işletme için maalesef bir hayatta kalma savaşına dönüşmüş durumda. Bu durumun içinden çıkabilmek için gizli maliyetlere, alternatif tasarruf imkanlarına bakmak gerekiyor. İşte tam bu noktada, her işletme için geçerli olan ancak genelde gözden kaçan, öncelik ya da odak haline gelemeyen bir alan atık maliyeti. İşletmelerin gıda satın alımlarının yüzde 5 ila yüzde 35 arasında bir miktarı çöpe gidiyor. Çoğu işletme yoğun mutfak operasyonu ve servis koşturmacası içerisinde nelerin çöpe atıldığını, büfede hangi yemeklerin kaldığını, tabaktan hangi yemeklerin döndüğünü takip edemiyor. Takip edemediğinde de aynı üretimleri ve porsiyonlamaları yapmaya devam ederek atık oluşumunu sürdürüyorlar. Oysa büfede nelerin kaldığının, tabak sunumlarından nelerin geri döndüğünün farkında olmak çok kolay bir şekilde atık oluşumunu azaltabilir. Akıllı Tartı Sistemi’miz işte tam da burada devreye giriyor ve işletmelerde her öğün oluşan atığın kaynağını, türünü ve miktarını takip etmeyi sağlıyor. Atığını düzenli olarak ölçen, takip eden ve gerekli aksiyonları alan bir işletme gıda satın alım maliyetinin ortalamada yüzde 8’ini tasarruf edebiliyor. Kar marjı olarak düşündüğünüzde bu çok ciddi bir miktar. Üstelik bunu yaparken çevreye daha duyarlı, gıdaya ve sürdürülebilirliğe önem veren ve katkı sağlayan bir işletme haline geliyorlar.”
Döngüsel ekonominin ilkeleri doğrultusunda hareket ediyoruz
“Ölçemediğiniz şeyi yönetemezsiniz.” sözünün atık yönetimi alanında çok anlamlı olduğunu vurgulayan Silahlı, “Bir sürece başlamadan önce mevcut durumu anlayabilmek ve o duruma uygun tüm çözümleri denkleme ekleyebilmek; sistemi kurduktan sonra ise geliştirilen bu denklemin etkilerini anlayabilmek ve süreci optimize edebilmek için veri takibi kritik bir yere sahip. Bir değer yaratmak, iklim krizini önlemek ve dünyamızı kurtarmak istiyorsak birey ya da kurum fark etmeksizin elimizdeki potansiyel kaynağı görmemiz gerekiyor. Doğrusal ekonominin önerdiği “al-yap-kullan-at” sürecinin gerektirdiği sürekli hammaddeye ihtiyaç duyma hali başta iklim krizi olmak üzere birçok küresel krizin temel sebeplerinden biri. Ana iş modelimiz ile atık oluşumunu kaynağında önleyerek ve var olan atıkların hayvan yemi ve elektrik üretimi gibi başka süreçlerde hammadde olarak kullanılmasını sağlayarak döngüsel ekonominin ilkeleri doğrultusunda hareket ediyoruz.”
Silahlı ayrıca; “İsrafla mücadelede en önemli adımın farkındalık olduğunu biliyor, hem ekip içinde hem de dokunduğumuz her alanda bu farkındalığı oluşturacak ve insanlarda “Nasıl bir iz bırakıyorum?” sorusunu uyandıracak şekilde ilerlediklerini, bu soruyu sordurttuktan sonra da sundukları teknoloji tabanlı çözümlerle atık yönetimini yapmanın çok daha kolay bir hal aldığını da ifade ederek sözlerini tamamladı.