Fuzul Ventures Yönetim Kurulu Başkanı Y. Furkan Akbal, Fuzul Ventures olarak girişimcilik ekosistemi içerisinde stratejik ortaklıklar kurmak istediklerini söyledi. Akbal, “Dijital devrimin içerisindeyiz” dedi.
30 yılı aşkın bir süredir pek çok farklı sektörde faaliyet gösteren ve Türkiye’nin köklü kurumları arasında yer alan Fuzul Holding’in genç iştiraki Fuzul Ventures’ın Yönetim Kurulu Başkanı Y. Furkan Akbal, Türkiye’deki inovasyon ve girişimciliği merkeze aldığı açıklamalarda bulundu.
Start-up’larla Güç Birliğine Hazırız
Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Fuzul Ventures’la ile ilgili açıklamalarda bulunan Furkan Akbal, “Bizim start-up ekosistemine yaklaşımımız, sadece bir finansal getiri elde etmek değil. Biz aynı zamanda şirketimizi daha dinamik hâle getirebilmek adına stratejik ortaklıklar kurmak da istiyoruz. Portföyümüzün büyük çoğunluğunu, Fuzul Holding’in faaliyet gösterdiği sektörlerde oluşturmayı arzu ediyoruz. Böylelikle tüm süreçlerimizi optimize etme, verimliliğimizi artırma ve daha çok müşteriye en iyi şekilde hizmet verme amacımıza da uygun bir adım atmış oluyoruz.” ifadelerini kullandı.
Çağa entegre olmanın önemini de vurgulayan Akbal, “Çağın dinamiklerini ile yeni nesilin taleplerini anlamak, bunlara karşılık verebilmek ve trendleri doğru okuyabilmek çok önemli. Dolayısıyla biz aslında start-up’lara yatırım mantığıyla değil, iş birliği ve güç birliği mantığıyla bakıyoruz. Start-up’ların sahadaki performanslarını gerçek manada ölçebilecekleri alanlar oluşturmaya çalışıyoruz, müşterileri oluyoruz ve stratejik yönetim kadromuzla onlara güçlü bir rehberlik hizmeti sunuyoruz. Özetlemek gerekirse Fuzul Ventures olarak hem kendi şirketlerimizi dinamik tutuyoruz hem start-up’ları destekliyoruz hem de ülke ekonomisine katma değer sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Yatırımcı, Girişimci ve Kamu İş Birliği ile Dijital Devrimi Yakalayacağız
Sayısal verilerden de bahseden Akbal şöyle konuştu: “2018 yılında Türkiye’de girişimcilik ekosistemine yapılan yatırım 80 milyon dolar civarındaydı. 2022’e geldiğimizde 1.7 milyarlar dolara ulaştık. Baktığınız zaman 20 katlık bir büyüme oldu. 2023’e geldiğimizde her ne kadar yatırım miktarı özelinde biraz gerileme olduğu görülse de sizlerin de bildiği üzere yüzyılın en büyük afeti ve seçim gündemiyle gayet yoğun bir dönemdi. 2024 yılı ilk çeyrek verilerine henüz açıklandı ve geçen yılın ilk çeyreğine nazaran hızlı bir yıl başlangıcından söz edebiliriz. Bu ivmenin istisnalar dışında da bu şekilde devam edeceğini düşünüyorum. Çünkü Türkiye gerek yatırımcısı, gerek girişimcisi, gerekse kamu otoritesiyle ekosistemi cesaretlendiren bir yaklaşım içerisinde. Altyapı yatırımları ve regülasyonlar hız kesmeksizin gelişmeye devam ediyor. Altyapı demişken 2004 yılına kadar 12 olan teknopark sayısı, günümüzde 100’ü aşmış durumda. Bu merkezlerden çıkacak girişimcileri düşündükçe yarınlar için çok heyecanlı olduğumu ifade etmeliyim.”
Savunma Sanayisindeki Başarıyı, Tüm Sektörlerde Yakalamak Mümkün
“Türkiye’de son yıllarda ciddi manada ivmelenen bir teknoloji ekosistemi var” diyen Akbal, “Son dönemde start-up’lar daha çok gündemimizde yer almaya başladı. Bu dönemi hem girişimcilik devrimi hem de dijital devrim olarak adlandırabiliriz. Hepimizin bildiği gibi tarihte kimi dönemler oldu. Bunları icat eden, öncü olan ya da uyum sağlayabilen ülkeler öne geçtiler. Türkiye olarak bu dijital devrime uyum sağlayarak hızlı adımlarla pek çok konuda öne geçebilecek konumda. Örneğin; Türkiye millî savunma sanayisindeki atılımıyla bundan 20 yıl önce ithalata bağımlı kalemlerde yerli teknoloji üretimiyle dünyanın en iyileri arasında yer bulmaya başladı. Bu başarıyı, tüm sektörlerde yakaladığımız takdirde Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasında ciddi atılımlar yapmış olacağız” ifadeleriyle sözlerine son verdi.