Yemek kartı markası Sodexo Avantaj’dan, çalışan deneyimine odaklanan bir HR-tech markasına dönüşen Pluxee Türkiye, çalışan beklentilerinin ne yönde değiştiğini ortaya koyan FutureBright araştırmasını dijital sanat eserine dönüştürdü. Çıkış noktası araştırmadaki görsel kolajlar olan “eXhale” isimli eser, odağına teknolojiyi alarak çalışanların kişisel ve duygusal ihtiyaçlarına dikkat çekiyor. Eser, aynı zamanda sanat ve teknolojinin gücünü birleştiren bir yaklaşımı temsil ediyor.
Yapay zeka, dijital sanat dünyasını dönüştürüyor ve sanatın gelecekteki yönünü belirlemekte önemli bir rol oynuyor. Bu teknolojinin sanatçılara ve izleyicilere sunduğu olanaklar, sanatın evrimini hızlandırarak yeni ve heyecan verici ifade biçimlerinin ortaya çıkmasına olanak tanıyor. Şirketlere kişiselleştirilmiş deneyimler sunan ve çalışanların beklentilerini işverenlere duyurmayı hedefleyen Pluxee Türkiye de FutureBright iş birliği ile yaptığı ve çalışanların nasıl bir çalışma hayatı istediklerine yönelik araştırmasını yapay zekayı kullanarak dijital sanat eserine dönüştürdü.
Araştırmanın görsel çıktıları ve derin analizleri kaynak olarak kullanılan “eXhale” isimli eser, yapay zekanın ayrı imgeleri bütün bir hikâyeye dönüştürdüğü çok kanallı video enstalasyonundan oluşuyor. Çıkış noktası araştırmada elde edilen görsel kolajların olduğu eserin yaratıcı yönetmenliğini Amir Ahmadoghlu üstlenirken, ses tasarım ve sanat yönetmeliğini Burak Diren, yapay zeka sanatçılığını Balkan Karışman, kurgu sanatçılığını ise Batu Onar yaptı.
“eXhale, derin ve kapsayıcı bir dönüşümün hikayesi”
Çalışanların iş dünyasına ait duyguları referans alınarak tasarlanan “eXhale” isimli eserin derin ve kapsayıcı bir dönüşümün hikayesi olduğunu vurgulayan Pluxee Türkiye Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Sinem Hekimoğlu, “FutureBright iş birliğiyle çalışan dünyasını anlamaya yönelik bir araştırma gerçekleştirdik ve sıra dışı bir yöntemle iş dünyasına sunduk. Harvard Üniversitesi çıkışlı ZMET yöntemiyle gerçekleştirilen araştırmanın sonuçları görsel çıktılar ve derin analizler kaynak olarak kullanılıp dijital sanat ile veriler görselleştirildi. Bununla birlikte yapay zekanın yardımıyla birbirinden farklı imgelerin bütün bir hikâyeye dönüştürüldüğü çok kanallı video enstalasyonu yapıldı. ‘eXhale’, araştırmanın sonucunda ortaya çıkan ‘çalışanların beklentileri, duygu ve düşünceleri’ni simgeliyor” dedi.
“Eser soyut dünyaya geçiş için bir geçit görevi üsleniyor”
Kolektif bir çalışmayla yaratılan eserin oluşum sürecini anlatan Amir Ahmadoghlu, “Derin ve kapsayıcı bir dönüşümün hikayesi olan eXhale, farklı disiplinlerin ve araştırmanın görsel sanatla aktarılmış güzel bir örneği oldu. Görsel sanatların ilham kaynakları hep farklı olmuştur, bazen bir metin bazen bir fenomen ve bazen doğadan esinlenen bir kıpırtı. eXhale’nin ise serüveni görsel imgeler ile başladı. FutureBright’ın görsel kolajlardan oluşan çalışan dünyasına ait verileri eserin çıkış noktasının temelini oluşturdu. Çalışanların yaşadığı ve yaşamak istedikleri dünyaları betimleyen görsel kolajlar, çalışanların iç dünyalarını gösteren imgelerden oluştu. Salt duygu durumunu aktaran bu imgesel kompozisyonlar, aynı zamanda tekrarı yansıtan çerçeveler haline geldi. Temel olarak bünyesinde kontrast barındıran bu kompozisyonlar sanat eserinin hikayesini yarattı” diye konuştu.
Eserdeki hikâye anlatımını çalışanların farklı dünyalara ait duygularını referans alarak ortaya çıkardıklarını belirten Amir Ahmadoghlu, “eXhale’in görsel hikayesi, veri havuzunu temsil eden ve yapay zekayla üretilen görsel imgelerin bulutuyla başlıyor. Renklerin soluk ve soğuk olduğu bu karenin devamında, bizi şehri ve çalışma ortamlarını temsil eden sonsuz bir gökdelenlerin bulunduğu bir yol karşılıyor. İmgelerden oluşan yapay zeka destekli video kolajlar ile oluşturulmuş kısa filmler ve araştırmanın içeriğini gösteren detaylar, iki dünya arasındaki farkı göstererek hayal edilen soyut dünyaya geçiş için bir geçit görevi üsleniyor. Sanat eserinin climaxı olan bu noktada, çalışanların içerisinde hapsolmuş duygu gösteren bir geometrik ve köşeli formun patlamasını görüyoruz. Devamında ise özgür ruhları ve renk dolu dünyasını temsil eden akışkan ve öngörülmeyen hareketleri bir bütün ve düzen halinde görüyoruz.” ifadelerini kullandı.