Yerli iş yönetimi yazılımları 2022’de küresel piyasalara açılmaya hazırlanıyor. Konuya dair yapılan araştırmalar küresel iş yönetimi yazılım pazarının 2025’e kadar 160 milyar dolara ulaşacağına işaret ediyor.
Teknolojinin her geçen gün gelişmesiyle günlük hayatımızda kullandığımız yazılımlar, iş dünyası için hayati önem taşıyor. Dijital çağa ayak uydurmak için daha sistematik ve verimli çalışması gereken şirketler, farklı ihtiyaçlarına yönelik iş yönetimi yazılımlarına rağbet ediyor. ReportLinker tarafından gerçekleştirilen araştırma verileri küresel iş yönetimi yazılım pazarının 2025’e kadar her yıl ortalama yüzde 9 büyüyerek 160 milyar dolara ulaşacağına işaret ederken, Türkiye’den birçok başarılı yerli ürün gözünü küresel pazarlara dikti. Satış ve iş yönetimi yazılımı torkapp.com Satış ve Pazarlama Direktörü Eren Çulcuoğlu ise konuya dair: “Ülkemizde Silikon Vadisi’ne rahatlıkla meydan okumamızı sağlayan pek çok yetenekli ve başarılı yazılımcı var. Yerel pazarda ses getiren projelere imza atıyorlar. Yerli yazılımcıların geliştirdiği ürünlerin uluslararası pazarda rekabet edebilecek yüksek potansiyel taşıdığına inanıyorum. TORK olarak biz de satış, stok, finans ve iş takibi özellikleri ile KOBİ’lerin günlük işlerini rahatlıkla yönetmesini sağlayan bir iş yönetim yazılımı sunuyoruz. Gelecek dönemde ülkemizi temsil edecek birden fazla bulut tabanlı çözümümüzle küresel piyasalarda pastadan pay alacağız” dedi.
Yerli yazılımlar küresel uygulamaların önüne geçiyor
Yerli yazılımların yabancı menşelilerden birçok noktada ayrışarak avantaj sağladığını belirten Eren Çulcuoğlu, “Dijital dönüşümle birlikte dünyada zorunlu hale gelen uygulamalarla şirketler büyüyen iş hacimlerinde satış, gelir/gider, fatura, depo yönetimi gibi süreçleri yürütebilmek için iş yönetimi yazılımı arayışına giriyor. Ülkemizde yabancı yazılımları tercih eden çoğu şirket, iç ve dış piyasada modüllerin çevirisinden kaynaklı büyük sorunlarla karşılaşıyor ve sadece bu yüzden yeni bir yazılıma geçiş yapmak zorunda kalabiliyor. Yerli yazılımlarımız bu noktada şirketler için hem özel çözümler üretiyor hem de fiyat avantajı ile öne çıkarken çeviri yerine yerel dilde içerik imkanı da sunuyor. Ülkemizde şirketlerin anlık destek alma motivasyonlarının çok yüksek olduğunu görüyoruz. Bu talebe karşılık verebilmek için geliştirdiğimiz altyapıyı, yurt dışında hedeflediğimiz çalışmalarımıza da dahil ederek farkımızı küresel çapta bir avantaja çevireceğiz” ifadelerini kullandı.
Küresel piyasaya hakim olmanın ilk 3 şartı
Yerli yazılımların küresel piyasada aktör olabilmek için atması gereken birkaç önemli adım bulunduğuna dikkat çeken Eren Çulcuoğlu, “Küresel piyasanın öncü yazılımlarından olabilmek için ilk şart hedef kitleyi doğru belirlemek. Piyasaya sunulan ürünün ise işlevsel özelliklerde, iyi kurgulanmış bir altyapıda doğru çalışma prensibine sahip olması gerekiyor. Çünkü şirketler verilerini iş yazılımlarına emanet ediyor. Veri odaklı çalışabilmek için de detaylı bir raporlama bekliyor. Tam da bu yüzden iş yönetimi yazılımları hata kabul etmiyor. Raporlama çok kritik bir konu olduğu için piyasa şartları bizi bulut çözümlerimizle uyumlu bir rapor uygulaması geliştirmeye yöneltti. Bu sayede TORK, fiyat/performans noktasında bulut tabanlı çözümler arasında makası oldukça aştı.” dedi.
“2022 hedefimiz küresel pazara açılmak”
TORK’un; KOBİ’lerin satış, finans ve iş takibine yönelik işlerini rahatlıkla yapmasını sağlayan müşteri odaklı bir iş yönetimi yazılımı olduğunu belirten Eren Çulcuoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “Şirketler TORK ile satış yönetiminden iş takibine, e-Faturadan stok ve depo verilerine kadar yirminin üzerinde farklı türde raporlama yapabiliyor. Her satış ve sipariş sürecinin kendine özel dinamiği olduğunun farkındayız. Bu sebeple müşterilere verilen teklif, sipariş ve devam eden aşamaların kolaylıkla görüntülenebilmesinin yanı sıra görev yönetimiyle de benzersiz bir deneyim sunuyoruz. Uzman kadromuzla birlikte 2022 hedefimizi şekillendirerek, güncel çözümlerimizi adım adım küresel piyasada rekabet edecek şekilde geliştiriyoruz.”