Teknolojinin hızlı gelişimine paralel olarak bu alandaki patent başvuruları da hızlı bir artış gösteriyor. Destek Patent’in son beş yıllık sektör verilerini değerlendirdiği analize göre, 2014-2018 yılları arasında teknoloji alanında yapılan yerli- yabancı patent başvuru sayısı yaklaşık 24 bini buldu. Peki bu sayı Türkiye için ne ifade ediyor?
Yenilikçi teknolojiler çok hızlı bir şekilde gelişip, çağın ihtiyaçlarını karşılamaya devam ederken; ticari olarak korunmaya da ihtiyaç duyuyor. Çünkü, yeni projelerin patentlerinin alınıyor olması, firmaların dünya ölçeğinde güçlü bir şekilde rekabet edebilmesini sağlıyor. Destek Patent’in 2014-2018 yıllarını kapsayan veri analizi, Türkiye’de son 5 yılda teknoloji alanına yönelik yerli, yabancı toplam 23 bin 686 adet patent başvurusu yapıldığını gösteriyor. Elektriksel İletişim Tekniği ana başlığı altında toplanan hizmet sınıfları; resimsel iletişim, kablosuz haberleşme ağları, sayısal bilgi iletimi, işlemler-yöntemler ve hat konektörlerinden oluşuyor. Teknoloji başvurularında ilk sıra “Resimsel İletişim” alanının Destek Patent’in değerlendirmesine göre, 2014-2018 yılları arasında resimsel iletişim teknolojileri (televizyon gibi) ilk sırada yer alıyor. İkinci sırada kablosuz haberleşme ağları, üçüncü sırada sayısal bilgi iletimi (telekomünikasyon gibi) teknolojisi bulunuyor. İşlemler ya da yöntemler (kimsayal enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren pil teknolojisi gibi) dördüncü sırada, hat konektörleri ise beşinci sırasında yer alıyor.
Başvuruların Yüzde 62’si Yabancı, Yüzde 38’i Yerli Firmalardan
Yapılan analize göre, son 5 yılda Türkiye’deki patent başvurularının yüzde 68’ini yabancı firmalar, yüzde 38’ini ise yerli firmalar oluşturuyor. Yerli ve yabancı firmalar tarafından yapılan toplam patent başvuru sayısı ise yaklaşık 30 bin seviyesinde.
Destek Patent tarafından yapılan değerlendirmeye göre ise Türk firmalarının yurt dışı patent başvurularındaki ilk tercihi Avrupa Birliği ülkeleri olurken, ikinci sırada Amerika yer alıyor. Bu sıralamayı; Çin, Japonya ve Güney Kore takip ediyor.
Teknolojiyi en çok seven iller; İstanbul, Ankara ve Manisa Analizde, teknoloji patent başvurularında öne çıkan ilk üç ilin İstanbul, Ankara ve Manisa olduğu görülüyor. Bu sıralamayı; Bursa, İzmir, Konya ve Kocaeli takip ediyor. 2018, teknolojide yeni markalar yılı oldu Verilere göre2018 yılı; teknoloji geliştirilen sektörlerde en çok marka başvurusunun yapıldığı yıl olarak gözüküyor. Teknolojiye yönelik en çok yeni marka başvurusunda bulunan iller ise sırasıyla; İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir, Konya ve Kocaeli. Teknoloji patent başvurularında Arçelik, marka başvurularında Türk Telekom ilk sırada Son 5 yıllık detaylı analize göre, teknoloji sınıfında en çok patent başvurusu yapan firma olarak Arçelik ilk sırada yer alıyor. Teknoloji patent başvurusunda ikinci sıra Turkcell’in olurken, üçüncü sırada Ford görülüyor. Bu sıralamayı; Vestel, Tofaş, Türk Telekom, Netaş, Tırsan Treyler, Vodafone, Aselsan, Sanovel İlaç, Durmazlar Makina, BSH Ev Aletleri, Otokar Otomotiv, Anadolu Isuzu, Türk Traktör ve Ser Dayanıklı Tüketim takip ediyor. Teknoloji alanına yönelik marka başvurusunda ise Türk Telekom birinci olurken, ikinciliği Arçelik, üçüncülüğü Turkcell ve dördüncülüğü Vodafone üstleniyor. “Patent kültürünün gelişimi eğitimle desteklenmeli” Türkiye’deki patent kültürünün gelişmesi için, öncelikle bu konuda iklimin değişmesi gerektiğini belirten Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz; bunun ancak eğitimlerle, hatta erken yaşta verilecek eğitim ve farkındalık çalışmalarıyla gerçekleşebileceğini vurguluyor. “Üniversitelerin mühendislik fakültelerine patent derslerinin konulması gerekiyor. Ayrıca ülkemizde, üniversitelerde kurulan Teknoloji Transfer Ofislerinin (TTO) faaliyetlerinin yakın takibi ve özellikle yüksek teknoloji alanında çalışmaların yapılması çok önemli. Üniversiteler ve üretici firmalar arasında işbirliği yapılması elzem. Bu çalışmaların yanı sıra Ar-Ge merkezlerinde patent kavramının doğru anlaşılması ve yapılan faaliyetlerinin patente ne şekilde konu olacağı hususunda bilgi düzeyinin artırılması lazım. Ar-Ge merkezlerinde istihdam edilen mühendisler, normal bir çalışan profilinden izole edilmeli ve gelişmiş ülkelerde olduğu gibi konuya münhasır çalışma imkanlarına kavuşturulmalı. Bu konudaki bilinçlendirme çalışmaları aslında daha erken yaşlarda başlamalı. Biz de bu düşünce ile “Fikrine Sahip Çık” projesini hayata geçirdik. Amacımız erken yaşlarda farkındalık oluşturarak, ülkemizde daha çok “buluş-icat-faydalı model” olmasını sağlamak. Proje kapsamında birçok marka, Ar-Ge Merkezi, okul, üniversite, akademisyen ve STK ile iş birliği yapıyoruz.” “Ekonomik büyüklük ile patent sayıları arasında güçlü bir ilişki var”
“Öte yandan hızla gelişen teknoloji alanında global yarışa katılabilmemiz için de daha çok marka, daha çok patent ve faydalı model çıkarmamız gerekiyor. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki; ekonomik büyüklük ile patent sayıları arasında güçlü bir ilişki söz konusudur. Ekonomik büyüklük sıralamasında ilk onda olan ülkelerin patent sıralamasında da birbirlerine çok yakın oldukları görülür. Ama aynı ilişki inovasyon ve ihracat değerleri arasında mevcut değildir. Dolayısıyla güçlü ve büyüyen bir Türkiye ekonomisi için patent sayılarımızın artmasına ihtiyaç var.”