Vestel, son 10 yılda önemli yatırım yaptığı mobilite ve enerji depolama alanlarındaki çalışmalarını, ‘Vestel Mobilite’ organizasyonu altında topluyor. Vestel CEO’su Ergün Güler, yıllık ortalama yüzde 30 büyüyeceği öngörülen elektrikli araç sektöründe, şarj istasyonları, otomotiv elektroniği ve batarya enerji depolama sistemleri alanlarına odaklanacağını söyledi.
Türkiye ve Avrupa pazarında uzun yıllardır mobilite alanına yatırım yapan Vestel, bu alandaki çalışmalarını ‘Vestel Mobilite’ organizasyonu altında sürdürecek. Önümüzdeki üç yılda piyasa değerini milyar doların üzerine çıkarmayı hedefleyen şirket, geleceğin büyüme alanları içerisinde ilk sıralarda yer alan mobilite alanına uzun yıllardır yatırım yapıyor.
Vestel CEO’su Ergün Güler, dünya genelinde 2030 itibarıyla elektrikli araç satışlarının toplam araç satışları içerisinde yüzde 45’lik paya ulaşacağını, buna paralel otomotiv elektroniğinde büyük fırsatlar oluşacağını ve elektrikli şarj istasyonlarına ihtiyacın artacağını belirtti. Elektrikli araçlarla birlikte gelişen batarya teknolojileriyle araç dışı batarya kullanımına yönelik yüksek büyüme potansiyeli doğduğunu ve Vestel Mobilite’nin bu büyümeden payını almak için, AC ve DC şarj istasyonları, otomotiv elektroniği ve batarya depolama çözümleri gibi alanlara odaklandığını kaydeden Güler, “Dünya jeopolitik olarak değişimden geçiyor, bu değişime paralel olarak teknolojik değişimler yaşanıyor. Biz de Vestel olarak bu değişimlerin paralelinde, yeni alanlara yatırım yapmaktan geri kalmıyoruz. Eksponansiyel büyüme beklediğimiz alanlardan mobilite ve enerji depolama çözümlerine uzun yıllardır yatırım yapıyoruz. Elektronik alanındaki deneyimlerimizle atılım yaptığımız bu sektörde 2017’den bu yana elektrikli araç şarj istasyonu üretiyor, 2018’den beri de ihracat gerçekleştiriyoruz. Türkiye ve Avrupa’da bu alanda önemli bir pazar payına sahibiz” dedi.
Elektrikli araç pazarı hızla büyüyor
Ergün Güler, yakın gelecekte elektrikli araç kullanımının hızla artacağını vurgulayarak, “2023 sonu itibariyle elektrikli araçların, satılan yeni araçlardaki oranı yüzde 12 seviyesinde. Yani yılda 90 milyon araç satıldığını varsayarsak bunun 10 milyon civarındaki bölümünü elektrikli araçlar oluşturuyor. 2030’da bu oranın yüzde 40-45 seviyelerine çıkacağı öngörülüyor. Elektrikli araç sayısındaki büyük artış neticesinde elektrikli araç komponentleri pazarının da 2030 itibariyle yaklaşık 440 milyar USD seviyesine gelmesi bekleniyor. Boston Consulting Group’un tahminlerine göre 2030’a kadar dünya genelindeki elektrikli araç stoğunun 225 milyon adete ulaşacağı tahmin ediliyor. Buna paralel şekilde şarj soketi sayısının da 124 milyon adet seviyesine ulaşacağı öngörülüyor, bu da yaklaşık 42 milyar USD seviyesinde bir pazar anlamına geliyor. Öte yandan elektrikli araç pazarındaki yıllık ortalama yüzde 30’luk büyümenin etkisiyle Almanya’nın Avrupa’da bu alandaki en büyük pazar konumunu koruyacağı, İngiltere’nin de kayda değer bir artış sergileyeceği düşünülüyor. Vestel olarak Türkiye’nin en büyük EVC üreticisi ve ihracatçısıyız. Almanya, İtalya, İngiltere, İspanya başta olmak üzere 30’a yakın ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz” şeklinde konuştu.
Değişen araç ekosisteminin stratejik tedarikçisiyiz
Dünya çapındaki teknolojik değişimlere paralel olarak yeni araç ekosistemi oluştuğunun altını çizen Ergün Güler, “Fosil yakıtla çalışan araba üreticileri ve onların araba tedarikçileri ekosisteminin yerini elektrikli araba üreticileri ve bu yeni ekosistemin yeni tedarikçileri alıyor. Bu bir paradigma değişimi ve Vestel bu ekosistem içerisindeki stratejik tedarikçilerden biri konumunda. Araç içi ekran çözümleri, elektronik kontrol üniteleri, güç elektroniği ve bağlantılı araç çözümleri, Ar-Ge, tasarım ve üretimi de dahil olmak üzere kapsamlı bir otomotiv çözümleri yelpazesi sunuyoruz. Vestel, bir elektrikli aracın kokpit elektroniği, elektrik-elektronik aksamları ve güç iletimi aksamlarında sunduğu ürün ve hizmetlerle önemli bir yer ediniyor” diye konuştu.
Vestel’in araç içi ekran çözümü, mini LED ekran teknolojisinin kullanılması ve bu sayede şaşırtıcı derecede canlı ve parlak renkler sunması ile öne çıkıyor. Hem sürücüler hem de yolculara en iyi kullanıcı deneyimini sunmayı amaçlayan Vestel, araç içi eğlence ve bilgi ekranlarını aynı kokpitte birleştirerek yekpare bir ekran üretti.
‘Yenilenebilen enerji ekosistemine depolama sistemleri sunuyoruz’
Batarya ve enerji depolama sistemlerinin Vestel Mobilite’nin bir diğer önemli faaliyet alanı olduğunu dile getiren Güler, “Tüm faaliyetlerini sürdürülebilirlik ekseninde şekillendiren bir şirket olarak Vestel Mobilite dünya kaynaklarını daha verimli kullanmaya olanak sağlayacak çözümler ekseninde ilerliyor. Bu bakış açısıyla sunduğumuz batarya ve enerji depolama sistemleri; telekomünikasyon sektörü için batarya çözümleri, konut, ticari/endüstriyel ve yenilenebilir güneş ve rüzgâr enerji santralleri için enerji depolama sistemleri çözümlerimizden oluşuyor. Enerji depolama sistemlerinde hem konut hem de sadece toplu kullanım için üretilen modeller giderek önem kazanıyor. Bu alanda da ilk 75kwh ve 300kwh’lık ürünlerini pazara sunan Vestel, 2024’te 5mwh’lik güneş enerji santralleri için kullanılacak depolama ünitelerini pazara sürecek. Enerji Depolama Sistemleri global pazarının bugün yaklaşık 70-80GWh seviyesinde bir pazar oluşturduğu tahmin ediliyor. 2030’da ise bu pazarın 400GWh seviyelerini geçeceği öngörülmekte. ESS pazar büyüklüğünün, 2030 yılı itibariyle yaklaşık 98 milyar USD’ye erişmesi bekleniyor.” Şeklinde konuştu.
Vestel’in hızlı kurulum ve mevcut altyapı ile entegrasyon sunan enerji depolama tasarımları, gelişmiş lityum-iyon pil teknolojisi, verimli bir enerji depolama ve güvenilir bir güç kaynağı sağlıyor. Hem ticari/endüstriyel kullanım hem de yenilenebilir enerji santralleri için geliştirilen konteynır tipi enerji depolama sistemi ise şebekedeki düzensizliğe karşı enerji kullanımını optimize etmek ve maliyetleri düşürmek için çok yönlü ve güvenilir bir seçenek sunuyor.
Elektronikteki tecrübesini mobilitede kullanıyor
Vestel elektronik sektöründe yıllardır edindiği yazılım, donanım ve tasarım yetkinliğini mobilite alanında da etkin şekilde kullanıyor. Vestel’in 2017’de üretmeye başladığı ev tipi ve küçük işletmeler için çözüm sunan AC serisinin yanı sıra hızlı tip şarj istasyonları 60kW, 120kW ve 150kW, ultra hızlı şarj uygulamaları için ise 180kW, 240kW, 320kW ve 400kW’lık daha güçlü çıkış sunan DC serisi halka açık sayaçlı otoparklarda ve elektrikli filo depolarında kuyruk sürelerini 10 ila 45 dakikalık şarj süreleriyle azaltıyor.
2024’te 720kW’lık, 2025’te ise 1MW güç çıkışı sunan EVC’leri satışa sunmaya hazırlanan Vestel bu sayede sadece binek modellere değil toplu taşımada kullanılan elektrikli filo araçlarına da hizmet verebilecek.
Ürettiği EVC’ler ile bugüne kadar Türkiye ve Avrupa’da 30’a yakın ülkede, 180 binden fazla şarj soketi yerleşimi yapan Vestel’in halen, Battpower, BP Pulse, EDF, E.ON, Electrip, Eneco, Exertis, Kalyon, Migros, Shell, TOGG, Total, Viessmann, Virta, Vitol, Webasto gibi hem global hem de yerli birçok müşterisi bulunuyor.
‘TOGG’da hem hissedar hem de tedarikçiyiz’
Vestel’in 2017’de dahil olduğu TOGG projesinde bugün yüzde 23 hisseye sahip olduğunu hatırlatan Vestel CEO’su Ergün Güler, “Biz TOGG’un sadece hissedarı değil, aynı zamanda tedarikçisi de olmak istedik. Bugün TOGG’un alametifarikalarından yekpare ekranını biz üretiyoruz. Birçok elektrikli araçta olmayan mini LED teknolojisini kullanıyoruz. Elektronik alanındaki bilgi birikimimizi buraya aktardık. Şu an sadece üretici değil, tasarım, yazılım ve Ar-Ge alanında da projeye destek veriyoruz” dedi.