Uzaktan Çalışmak Artık Her Şirketin Sunması Gereken Bir Avantaj

Ofiste, evde, hareket halinde veya hibrit bir şekilde işleyen dağıtık çalışma yöntemlerinin kurumsal ve çalışan etkileşimi alanlarında fayda sunduğu VMware’ın gerçekleştirdiği yeni araştırmayla ispatlanıyor ancak aynı araştırmaya göre kurum kültürlerinin yenilenmesi gerekiyor.

Woman in headphones sitting on sofa with laptop on knees studying online, using web services to learn languages. Female student proceeds educational course in Internet. Close up view over the shoulder

Kurumsal yazılımın öncü ve yenilikçi şirketi VMware’in kurumsal, İK ve BT karar vericileriyle gerçekleştirdiği yeni bir araştırmasına göre uzaktan çalışmayı bir avantaj olarak değil, bir gereklilik olarak gören EMEA’daki çalışan sayısı yüzde 41 artıyor. X jenerasyonunda ise bu fikre katılanların oranı yüzde 53’e yükseliyor.

Cevaplayanların yaklaşık üçte ikisi, kurumlarının uzaktan çalışmanın faydalarını gördüğünü ve eski çalışma yöntemine geri dönemeyeceğini belirtiyor. Ancak yine de şirket liderlerinin ve yönetiminin, çalışanlara daha fazla seçenek ve esneklik sunacak şekilde dönüşmek için yeterli gayreti göstermediğine dair bir endişe yer alıyor.

VMware EUC EMEA Başkan Yardımcısı Kristine Dahl Steidel, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Geçtiğimiz altı ayda karşımıza çıkan zorluklar, kurumların ‘iş’ eşittir ‘ofis’ olmadığı yeni çalışma yöntemlerine hızlıca uyum sağlamaya zorladı. Dağıtık çalışanlar olarak karşımıza çıkan çalışmanın geleceği, verimlilik ve çalışan moralinden daha kapsamlı işbirlikleri ve gelişmiş işe alım fırsatlarına kadar birçok somut kurumsal faydayla birlikte geliyor. Bu dijital temel ile şirketlerin yeni çalışma yöntemlerini geliştirmesi için doğru kültürü ve liderlik yaklaşımını uygulaması gerekiyor. Farklı noktalardan çalışanların birlikte çalışabilmesini, birbiriyle etkileşimde olmasını, görünür ve verimli olmasını sağlayan dijital çalışma alanı çözümleri bugüne kadar binlerce kuruma ve milyonlarca çalışana yardımcı oldu bile. VMware olarak bizler de inovasyon yapmaya devam ediyoruz.”

Şirket Kültürünü Farklı Noktalardan Çalışma Yöntemleriyle Uyumlu Hale Getirmek

Karar vericilerin onda dördünden fazlası (yüzde 41), cevaplarında ekiplerinin uzaktan çalışırken işlerini yapmayacağından endişelendiğini belirtiyor. Ankete katılanların çeyreğinden fazlası da (yüzde 28) yönetim kurulundaki kültürün uzaktan çalışmayı engellediğini, yarısından çoğu (yüzde 59) normal çalışma saatleri dışında online olmanın daha fazla baskı yarattığını söylüyor. Bu faktörler, geleneksel yönetim yaklaşımının ve uygulamalarının tamamen değiştirilmesi gerektiğini gösteriyor.

Esnek çalışmanın kurumlara ve çalışanlara sunduğu net faydalara rağmen, dünyanın dört bir yanında çeşitli yeteneklere ve becerilere yatırım yapan şirketlerde bile böyle bir tablo ortaya çıkıyor. Uzaktan çalışma yöntemine geçildiğinden beri ankete katılan çalışanların dörtte üçünden fazlası (yüzde 76) iş arkadaşlarıyla ilişkilerinin geliştiğini, yüzde 66’sı video konferanslarda daha rahat konuştuğunu ve yüzde 69’u da stres seviyelerinin iyileştiğini belirtiyor. Çalışan morali (yüzde 30) ve verimliliği (yüzde 34) artıyor. Ayrıca yüzde 67’lik bir kesim de özellikle çalışan ebeveynler (yüzde 83) ve azınlıktaki (yüzde 68) adaylar arasından üstün yeteneklere sahip kişileri ekibe dahil etmenin kolaylaştığını söylüyor. Anketi cevaplayanların neredeyse dörtte üçü (yüzde 72), yeni fikirlerin şirketin içinde daha önce hiç olmadığı kadar farklı yerlerden geldiğini belirtiyor.

Oxford Üniversitesi Çalışmanın Geleceği Programı Direktörü Dr. Carl Benedikt Frey, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Şirketlerin ‘her yerden çalışma’ modelini gerçekten benimseyebilmesi için yöneticilerin, girdileri gözlemlemek yerine karşılıklı güven ortamında çıktılara odaklanması gerekiyor. Doğru dengeyi sağlamak, çalışanları motive ederken verimliliğin de artacağı bir ortam yaratmak için hayati öneme sahip.”

BT artık çalışanların standart olarak merkezden, yerel bir ofisten, evden, hareket halinde veya farklı konumlardan çalışabildikleri, dağıtık çalışma uygulamaları açısından bir engelleyici olarak değerlendirilmiyor. Ankete katılanların yalnızca yüzde 33’ü, BT ekiplerinin uzaktan çalışmayı yönetmek için yeterli donanıma sahip olmadığını düşünüyor.

Orange Group Fransa Dijital Çalışma Alanı Direktörü Véronique Karcenty, konuyla ilgili şunları söyledi: “Bu yıl her yerden çalışma modeline yapılan hızlı geçişler, hem çalışanlara hem de iş verenlere birçok avantaj sunuyor. Ancak çalışanların işlerini yapabilmeleri ve verimli olabilmeleri için insan yönetim stratejilerinde yapılması gereken değişiklikleri de küçümsememek gerekiyor. Her ne kadar yönetici liderliği bir ton belirlemek için önemli olsa da orta yönetim kademesindekilerin ekibe sürekli güven ve enerji aşılaması ve ortak bir hedef sunması gerekiyor.”

Çalışmanın Geleceği için Bütüncül Vizyon

Dağıtık bir çalışma yöntemine geçiş yapmak; uzaktaki çalışanları işe almak, görünürlük ve uyum, güvenlik, çalışan emniyeti gibi birçok alanda zorluklarla dolu bir süreç. Pandemiden ötürü günümüzde farklı noktalardan çalışanların sayısı, kullanımdaki dijital teknolojilerin ve platformların artmasını sağladı. Kurumlar işlerine devam ederken daha fazla uygulamayı da buluta taşıyarak yeni bilgi silolarının oluşmasına neden oluyor. Çalışan sayısı değişirken ve bazı çalışanlar da evde kalmayı tercih ederken, çalışanları farklı yerlerde olan şirketlerin kullandığı cihazlar, esnek kendi cihazını getir (BYOD) yöntemini kullandığı için daha heterojen hale geliyor. Bunun sonucunda kurumsal ağa bağlanan her yeni cihaz, siber saldırganlar için muhtemel bir saldırı alanı olabiliyor. Tüm bu faktörler, kurumsal güvenliği olumsuz etkileyerek, sıfır güven yaklaşımına sahip güvenlik modeli ihtiyacını daha da artırıyor.

VMware, geçen ay düzenlenen VMworld’da özel çalışan deneyimi, uçtan uca sıfır güven güvenlik kontrolleri ve basitleştirilmiş yönetim sunmak için VMware Future Ready Workforce çözümlerini tanıttı. Future Ready Workforce çözümleri, VMware Güvenli Erişim Hizmet Sınırı (SASE), Dijital Çalışma Alanı ve Son Nokta Güvenlik özelliklerini bir araya getirerek tüm uygulamaları bulutların tamamı üzerinden tüm cihazlara gönderiyor. Böylece kurumlar, bu bütüncül yaklaşımın sunduğu bir değer olan istedikleri her yerde çalışanlara güçlü bir deneyim sunma avantajından faydalanabiliyor.