İklim değişikliği ve çevre kirliliği gibi konulara dikkat çekmek amacıyla küresel çapta kutlanan 22 Nisan Dünya Günü kapsamında Dell Technologies’den Müşteri Çözümleri Grubu Türkiye Satış Müdürü Ümit Yeşiltaş, ürün tasarımının döngüsel ekonomiyi hızlandırma, net sıfır hedeflerine ulaşma ve çevresel etkiyi en aza indirme konusundaki önemini anlattı.
Dünya genelinde büyük bir atık sorunu yaşanıyor. Yeni malzemelerle üretilen ürünler ve bu ürünleri amacına uygun kullandıktan sonra çöpe atma şeklindeki lineer tasarım modeli neredeyse insanlık tarihiyle yaşıt. Geri dönüşümü teşvik etmeye yönelik muazzam çabalara rağmen dünyamız çöplüklerde, okyanuslarda ve diğer su yollarında bu modelin getirdiği olumsuzluklardan etkilenmeye devam ediyor. Dünya genelinde milyonlarca insan ve işletme için teknolojik ürünler geliştiren ve sağlayan bir şirket olarak büyük bir sorumluluk üstleniyoruz ve döngüsel tasarım alanında çok önemli çalışmalar yürütüyoruz.
Belirlediğimiz hedefler doğrultusunda OptiPlex çözümümüzü geri dönüştürülmüş materyallerle üretmeye başladığımız 2007 yılından bu yana 1,1 milyar kilogram kullanılmış elektronik bileşeni geri dönüştürdük. 2030 yılına kadar satılan her bir Dell ürünü için bir ürünün geri dönüştürülmesini, ürün ambalajlarının yüzde 100’ünü ve içeriklerinin yarısından fazlasını geri dönüştürülmüş veya yenilenebilir malzemeden yapılmasını hedefliyoruz. Bu iddialı hedefimize ulaşmak için 25 yılı aşkın deneyimimizden faydalanıyor, yaklaşımlarımızı ve süreçlerimizi yeniden tasarlıyoruz.
Uzun yıllardır insanların ve işletmelerin hayatlarını kolaylaştıran ürünler geliştirmekle kalmıyor, aynı zamanda karmaşık toplumsal zorlukları ele alan teknolojiler geliştirmek için çalışıyoruz. İklim krizi, e-atık ve kısıtlı kaynaklar ile ilgili her geçen gün artan endişelerle birlikte yeniden kullanımın sınırlarını zorlamak ve ürünlerimizin karbon ayak izini önemli ölçüde azaltmak için çeşitli çalışmalar gerçekleştiriyoruz.
Döngüsel ekonomiye katkı sunmada ve net sıfır hedeflerimize ulaşmada ürün tasarımı büyük rol oynuyor. Bu doğrultuda, ürünlerimizin tasarımından kullanım ömrünün sonuna kadar çevresel etkilerini iyileştirmek için çalışıyoruz. Bu sürecin bir parçası olarak kullanılan malzemeler, üretim, dağıtım, kullanım ve kullanım ömrünün tamamlanması dahil olmak üzere yaşam döngüsü boyunca çevreye olabilecek etkileri tahmin etmeye çalışıyoruz.
Ürünlerimizin karbon ayak izini hesaplamak için MIT Materials System Laboratory tarafından geliştirilen PAIA (Product Attribute to Impact Algorithm – Etki Algoritması için Ürün Nitelikleri) yöntemini kullanıyoruz. Bu yöntem, ürünlerin karbon ayak izini hesaplamak için faaliyetlerle ilişkilendirilebilen önemli ürün özelliklerini ele alıyor. Örneğin Dell Latitude 5420* modelimizin karbon ayak izinin 364 kgCO2e +/- 80 kgCO2e olacağını tahmin ediyoruz. Müşterilerimizin ve diğer paydaşlarımızın ürün karbon ayak izi değerlerini belli bir bağlama oturtmalarına yardımcı olmak için çeşitli hesaplamalar yapıyoruz.
Latitude 5420 özelinde örnek vermek gerekirse, 1 adet Latitude 5420, bir binek otomobilin yaklaşık 1.435 km kullanılmasıyla eşdeğer bir ayak izine sahiptir. 10 adet Latitude 5420 yaklaşık 17,4 dönümlük bir ormanın bir yılda emebileceğine eşit bir ayak izine sahip. 100 adet Latitude 5420, yaklaşık 7 kişinin yıllık ortalama karbon ayak izine eşittir gibi denklikler sağlayarak kullanıcıların bir bağlam oluşturmalarına olanak tanıyoruz. Böylelikle durumu net bir şekilde görmelerine olanak tanıyoruz.
Tüm bu çalışmalarımızla, teknoloji sektöründe dönüşüme ilham veriyor ve öncülük ediyoruz. Mevcut ürün tasarımlarının yeniden gözden geçirilmesi ve döngüsel ekonomi için sektör paydaşlarını teşvik ediyoruz. Liderlik konumumuzu daha da güçlendiren, atıkları azaltan, teknoloji kullanım ömrünü uzatan ve çevreye kalıcı olumlu etkide bulunacak çözümler geliştirmeye devam edeceğiz.