Felaket kurtarma planlaması yapmayan şirketler, dijital felaketler sonucu oluşan yüklerin altından kalkamıyor ve iş süreçleri kesintiye uğruyor.
Güncel bir araştırmaya göre şirketlerin sadece yüzde 6’sı dijital felaketlerden kaynaklanan büyük bir veri kayıplarından sonra ayakta kalabiliyor. Bir dijital felaketin başlarına gelebileceğini düşünmedikleri için felaket kurtarma planlaması yapmayan şirketler doğal afetler, yazılım hataları veya insan hataları gibi nedenlerle veri kaybı başta olmak üzere iş süreçlerini kesintiye uğratan birçok problemle karşı karşıya kalıyor. Her şirketin er ya da geç bir dijital felaket yaşayabileceğini dile getiren Clonera Hizmet Çözümleri Müdürü Doğan Yılmaz, felaket kurtarma planlamasının neden mutlaka bir öncelik olarak değerlendirilmesi gerektiğini 5 maddede açıklıyor.
Şirketlerin Yüzde 43’ü Hemen, Yüzde 51’i 2 Yıl İçinde İflas Ediyor
Texas Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, şirketlerin yüzde 43’ünün bir dijital felaket ardından hemen, yüzde 51’inin ise iki yıl içinde kapandığını gösteriyor. Başka bir araştırma ise KOBİ’lerin yüzde 10’unun insan hatalarından, yüzde 30’unun ise doğal afetlerden kaynaklanan felaket vakalarıyla karşı karşıya olduğunu ortaya çıkarıyor. Doğan Yılmaz, uygun aylık maliyetlerle sunulan hizmet tabanlı felaket kurtarma çözümleri ile çok daha erişilebilir hale gelen felaket kurtarma planları sayesinde olası bir dijital felaketin önüne geçilebileceğini vurgulayarak bu gibi durumlara karşı hazırlık yapmanın önemini 5 maddede özetliyor.
1. En zayıf halkanız kadar güçlüsünüz. Bir felaketi önlemek ya da felaketin ardından hızlı bir şekilde toparlanmak için öncelikle BT altyapısındaki her noktanın çalıştığından emin olunması gerekiyor. Yönetilen felaket kurtarma hizmetleriyle bir arada hazırlanabilen ideal bir veri yedekleme planı, şirketlerin bu altyapılarındaki tüm noktaları, bağlantıları ve verileri sanal veri merkezlerinde tutarak onları herhangi bir kesintiden koruyor. Bu sayede, en ölümcül dijital felaketlerden sonra bile şirketler ayakta kalabiliyor.
2. Müşterileri geri kazanmak, elde tutmaktan daha pahalıdır. Bir dijital felaketten sonra var olan müşterileri korumak neredeyse imkansız oluyor. Veri kaybı ya da uzun süreli iş kesintisi gibi önemli sorunlara karşı önlem almak ise eldeki müşterileri kaybetmemek için şart. Özellikle bazı sektörlerde müşterilerin bir kesinti süresince dakika başına binlerce dolar para kaybedebileceği göz önünde bulundurulması gerekiyor. Oysa bir felaket kurtarma planı ile dijital felaketleri önlemek çok daha ekonomik ve rahat bir çözüm olarak öne çıkıyor.
3. Mükemmeliyetçilik gitgide artıyor. Günümüz şartları, şirketleri daha saydam ve daha rekabetçi şekilde hareket etmeye itiyor. Artan rekabet düşük fiyatları, daha iyi bir hizmet ihtiyacını ve mükemmeliyetçi müşterileri beraberinde getiriyor. Çoğu müşteri, bir şirketin bu kriterleri onlara sağlayamadığı durumlarda kendisini kazanmak için sırada bekleyen diğer şirketlere başvurarak mükemmel olanı arıyor. Felaket kurtarma çözümleri, dijital bir felaketten kaynaklanan bir iş kesintisi nedeniyle müşterilerini kaybetmek istemeyen şirketler için bu açıdan da kritik önem taşıyor.
4. İnsanlar mutlaka hata yapar. En dikkatli kişiler bile, önemli bir süreçte yapmaları gereken bir adımı unutarak veri kaybına ya da sisteme yanlış verilerin girilmesine sebep olabiliyor. Bilgisayarı bozulan kişiler büyük bir ihtimalle önemli dosyalarını kaydetmemiş ya da yedeklememiş oluyor. Bu tür hatalar hem çok yaygın hem de kolay düzeltilemiyor. Şirketler için felaket kurtarma çözümleri, hatalı dosyaların kolayca düzeltilmesini sağlayarak çok etkili bir ilaç görevi görüyor.
5. Cihazlar ve yazılımlar her zaman bozulabilir. Maliyetlerin izin verdiği en yüksek yedeklilik seviyesinde tasarlanmış olsa bile IT altyapıları, donanım ve yazılım sorunlarına karşı yüzde 100 garantili durumda değil. Yedeklemeleri kapsayan bir felaket kurtarma planı uygulamak dışında, BT altyapısının bir yönetilen felaket kurtarma servisine emanet edilmesi, bu tür sorunlardan kaynaklanabilecek hizmet kesintilerine karşı en güçlü korumayı sunarken pek çok ciddi harcamayı da ortadan kaldırıyor.