Kötü niyetli uygulamalar, fidye yazılımlar ve mobil botnetler gibi güvenlik tehditleri, masaüstü bilgisayarlarımızın veya laptoplarımızın çok ötesine ulaşarak mobil cihazlarımızı da riske atmaya başlıyor. İşin daha da kötüsü, bir çok kişinin kişisel veya profesyonel verileri artık bu mobil cihazlarda da bulunuyor. Lider güvenlik duvarı ve UTM sağlayıcısı WatchGuard bu durumun, siber saldırganlara her türlü hassas şirket bilgisine ulaşmaları için tek bir nokta sunarak güvenlik riskini artırdığını belirtiyor ve mobil cihazları hedef alan 5 tehdidi sıralıyor.
Çoğu insan bir gününü bile akıllı telefonu olmadan geçiremiyor. Tam şu anda, telefonunuzun elinizde, yakınınızdaki çantada ya da masanızda olma ihtimali oldukça yüksek. Mobil cihazlar sosyal medya, anlık iletişim, emojiler ve daha fazlasından oluşan yeni bir çağ başlatmışken, çoğunlukla unutulan güvenlik risklerini de beraberinde getiriyor. İş yerine götürdüğünüz kişisel telefonunuzun bir çok siber riske davetiye çıkardığını belirten lider güvenlik duvarı ve UTM sağlayıcısı WatchGuard, akıllı telefon kullanıcılarının karşılaştığı 5 mobil güvenlik tehdidine karşı kullanıcıları uyarıyor.
Bu kapsamdaki en önemli tehditlerden bir tanesi fidye yazılımların artık mobil cihazlara daha fazla yönelecek olması. WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, fidye yazılımların evrimindeki yeni adım olan fidye solucanlar ile ilgili olarak “Fidye solucanlar, bir kurbana bulaştıktan sonra, yerel ağda ulaşabileceği her cihaza kendini kopyalıyor ve artık mobil cihazlar bundan daha fazla etkilenecek.” diyor. Evmez, “Böyle bir senaryoyu düşünmek isteyin ya da istemeyin ancak siber saldırganlar fidye yazılımları daha tehlikeli bir forma dönüştürmeye çalışıyorlar.” diye de ekliyor.
Mobil Cihazları Hedef Alan 5 Önemli Tehdit
Paylaşılması sakıncalı kurumsal veriler ve e-postalar ile size ve sevdiklerinize ait fotoğrafların bir arada bulunduğu akıllı telefonlarınızda kişisel ve profesyonel hayatlarınız kesişiyor. Bu durumda kötü niyetli bir yazılımla karşılaşmak oldukça olası ve akıllı telefonlar bu anlamda bir saatli bomba gibi düşünülebilir. WatchGuard uzmanlarına göre mobil cihazların karşılaşacağı güvenlik riskleri ise şöyle:
1. Kötü Niyetli Uygulamalar: Birçok uygulama ihtiyaçlara yönelik olarak yükleniyor ancak yine de veri sızıntısına sebep olabiliyor. Örneğin, bir fener uygulamasının telefonunuzdaki rehbere erişmesi gibi.
2. Mobil Botnetler: Yeni kötü amaçlı yazılımlar, akıllı telefonları siber korsanlar tarafından kontrol edilen bir botnete dönüştürebilir. Android cihazları hedefleyen ilk mobil botnet, bir yıldan fazla bir süre önce ortaya çıkmıştı. Ardından akıllı telefonları botnete dönüştüren bir çok zararlı uygulama keşfedildi ve bu botnet ağları kullanıcıların bilgisi olmadan reklam tıklamaları yaparak hileli reklam gelirleri oluşturdu.
3. Ölü Uygulamalar: Kötü niyetli uygulamalar fark edildiğinde AppStore veya Google Play Store tarafından engelleniyor ancak bu uygulamaları telefonunuza daha önceden indirmişseniz risk yaratmaya devam ediyorlar.
4. Fidye Yazılımlar: 2017’nin ilk çeyreğinde fidye yazılımlar Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en yaygın zararlı yazılımdı. Fidye yazılımlar değişik formlarda karşımıza çıkmaya devam edecek ve bu saldırıların büyük bir çoğunluğu mobil cihazları hedef alacak.
5. Bankacılık Uygulamalarını Hedef Alan Saldırılar: Bankacılık uygulamalarını hedef alan saldırılar devam eden bir mobil güvenlik tehdididir. Siber suçlular, oltalama yöntemiyle bankacılık uygulamalarını kullanarak kişilerin kimlik bilgilerini çalabilirler.