Dijital para değerlerinin hızlı yükselişiyle birlikte bu para birimlerinin madenciliği de iyi bir yatırım getirisi olarak görülmeye başlandı. Bunun için de yüksek hızdaki işlemciler (CPU) ve daha etkili olan ekran kartları (GPU) kullanılıyor çünkü bu madencilik, dijital samanlıkta dijital iğne aramak olarak nitelendiriliyor. Hal böyleyken madencilik için gelişmiş şirket sistemleri, evlerdeki düşük kapasiteli bilgisayarlardan daha cazip görülüyor. Yakın bir zamanda Rus nükleer tesisindeki süper bilgisayarın, mühendisler tarafından Bitcoin madenciliği için kullanıldığı ve son olarak Tesla’nın bulut sisteminin madencilik yapmak için hacklendiği ortaya çıktı. Bitdefender Antivirüs, şirketleri kaynaklarının şirket içinden veya dışından Bitcoin madenciliği için kullanılmasına karşı dikkatli olmaları konusunda uyarıyor.
Bitcoin fenomeni, dijital para birimini anlayan neredeyse herkesin zihnini ele geçirdi ve son zamanlarda sıkça görüldüğü üzere, madencilik yapma olanağına sahip olanlar bunu yapmak için hiç bir fırsatı kaçırmıyor. Dijital para birimi değerlerinin ve bu para birimlerine yönelik ilginin artmasıyla birlikte bir çok kişi evlerine yüksek işlemci (CPU) ve ekran kartı (GPU) bulunan sistemler kurarak dijital para madenciliği yapmaya başladı. Ancak bu sistemlerin kurulması hem oldukça maliyetli hem de yüksek hızda çalıştıkları için oldukça fazla elektrik tüketimine neden oluyor. Nitekim dijital samanlıkta dijital iğne aramak olarak nitelendirilen dijital para madenciliği için daha yüksek kapasitedeki sistemlerin kullanılması daha çok kazanç sağlıyor. Şirketlerde kullanılan sistemlerin ise evlerde kullanılan kişisel sistemlerden daha fazla işlem gücüne sahip olduğu aşikar. Bu durum da insanları, şirket bilgisayarlarında dijital para madenciliği yapmaya itiyor. Global güvenlik yazılımları şirketi Bitdefender Antivirüs uzmanları, şirketleri kaynaklarının şirket içinden veya dışından Bitcoin madenciliği için kullanılmasına karşı dikkatli olmaları konusunda uyarıyor.
Tesisin Süper Bilgisayarını Kripto Para Madenciliği İçin Kullandılar
Madencilik, dijital para dünyasında alım satım işlemlerini onaylamak anlamına geliyor. Bunu yapmak için de madencilik amacıyla kullanılan bilgisayarın, dijital para ticareti yapan herkes tarafından paylaşılan ana deftere bağlanması gerekiyor. Başka bir deyişle, interneti kullanması gerekiyor. Geçtiğimiz günlerde gözaltına alınan Rus mühendislerden birinin yapmaya teşebbüs ettiği şey de tam olarak buydu. Sovyetler’in 1940’larda ilk atom bombasını geliştirdikleri Sarova’da bulunan Rusya Federasyonu Nükleer Merkezi’ndeki mühendisler, 1 petaflop işlem gücüne sahip süper bilgisayar ile kolay para kazanmaya karar verdiler ve bilgisayarı Bitcoin madenciliği yapmak için kullandılar. Saniyede 1 katrilyon işlem gücü olarak tanımlanan petaflop, dünyanın en hızlı bilgisayarlarının erişebildiği hız birimi olarak ifade ediliyor ve bu hıza, binlerce bağımsız işlemciyi paralel bir şekilde kullanarak ulaşıyor.
Şirket kaynaklarını madencilik yapmak için gizlice kullananlar sadece şirket içinden kişilerle de sınırlı kalmıyor. Son olarak Tesla’nın bulut sunucularının, hackerlar tarafından dijital para madenciliği için kullanıldığı ortaya çıktı. Hackerlar, Tesla’nın Amazon tarafından sağlanan bulut servisine herhangi bir şifre koruması olmadan kolayca erişerek madencilik yaptılar. Benzer örneklerin artması önümüzdeki günlerde birçok şirketin böyle bir problemle karşı karşıya kalabileceğini açıkça gösteriyor.
Şirket Kaynaklarının Kullanılması Ek Maliyet Getiriyor
Başta Bitcoin olmak üzere diğer dijital para birimlerinin madenciliğini yapmak yüksek elektrik faturalarına neden oluyor ve bu durum madencilik için şirket sistemlerinin kullanılmasında bir başka etken olarak görülüyor. Dijital para birimlerinin popülerliğinin artmasıyla birlikte madencilerin harcadığı enerji miktarı da deyim yerindeyse tavan yapmış durumda. Uzmanlar, madencilerin kullandıkları enerjinin, birçok Afrika ülkesinin harcadığı enerji miktarını geçtiğini söylüyor. Bu nedenle şirket kaynaklarının içerden veya dışardan dijital para madenciliği için kullanılması şirketlere ek bir maliyet getiriyor. Ayrıca şirket kaynaklarının yüksek işlemci gücü gerektiren bir iş için kullanılması sistemi yavaşlatıyor ve işlerin aksamasına yol açarak itibarı zedeliyor.
Hackerların, BitcoinMiner virüsü ile şirket sistemlerini Bitcoin madenciliği için kullanabildiklerini belirten Bitdefender Türkiye Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu, bu virüslerin çoğunlukla mailden, Skype ağından, ziyaret edilen sitelerden veya diğer sosyal medya ağlarından dağıldığının altını çiziyor. Akkoyunlu, “Özellikle elektronik posta içeriği, çalışanları ekteki dosyayı açmaya ikna ediyor. Kullanıcı ekteki dosyayı indirdiği anda sadece virüsü sistemine almakla kalmıyor, ayrıca bilgisayarını virüsün kendi kontrol sunucusuna bağlayarak arka kapı oluşturmasına neden oluyor. Bu durum sadece sistemi yavaşlatmakla kalmayıp farklı işlemler de gerçekleştirebiliyor. Sisteme girdiği ve aktif olduğu anda virüs, sisteminizi Bitcoin yaratıcısı haline getiriyor.” ifadelerinde bulunuyor.
Bitdefender Antivirüs olarak BitcoinMiner virüslerine karşı kullanıcılarını koruma altına aldıklarını belirten Alev Akkoyunlu’ya göre bu virüsün şirket sistemine bulaştığını birkaç farklı şekilde anlamak mümkün ancak bazı durumlarda ise anlaşılması oldukça güç. Çünkü bu kötü amaçlı yazılım, kullanıcılar bilgisayarlarını kullanmadıkları zamanlarda da çalışıyor. Genel olarak bilgisayarlarda ciddi oranda performans kaybı yaşatıyor ve CPU ya da GPU kullanımında önemli bir artışa neden oluyor. Kurumsal şirketlerde IT yöneticilerinin, sunucularının yavaşladığını ve soğutucularının sunucular kullanılmadığında da çalıştığını anladığı anda sistemlerini kontrol etmeleri gerekiyor.