Bilgilerini ve bu bilgileri içeren cihazlarını başkalarıyla paylaşan kullanıcılar, değerli ve hassas verilerini tehlikeye atabiliyor. Kaspersky Lab’ın yayınladığı ve kullanıcıların veri paylaşımı alışkanlıklarını gösteren My Precious Data: Stranger Danger adlı rapora göre, verilerini ve cihazlarını paylaşan insanların dijital yaşamları, bunu yapmamayı tercih edenlere göre daha zorlu geçiyor; çünkü veri kaybıyla ve sorunlu cihazlarla karşılaşabiliyorlar.
Verilerini başkalarıyla paylaşan insanların dijital yaşamlarında sıkıntılarla karşılaşma ihtimali daha yüksek oluyor. Örneğin çevrimiçi ortamlarda veri paylaşımı yapan kullanıcıların yaklaşık yarısı (yüzde 47) akıllı telefonlarında veri kaybı yaşamış. Diğer yandan, başkalarıyla veri paylaşmayanların verilerini kaybetme olasılığının nispeten düşük olduğu görülüyor. Bu insanlar arasında akıllı telefonlarında veri kaybı yaşayanların oranı sadece yüzde 13. Tanımadıkları insanlarla veri paylaşanlar için ise riskler daha da yüksek; yabancılarla veri paylaşmış olan akıllı telefon kullanıcılarının yüzde 59’u verilerini kaybettiğini kabul ediyor.
Verilerini dijital ortamlarda paylaşan kullanıcılar aynı zamanda cihazlarıyla ilgili sıkıntılar yaşadığını da belirtiyor. Akıllı telefonlar özelinde en sık rastlanan sıkıntılar arasında, istenmeyen reklamlar (veri paylaşanlarda yüzde 51, paylaşmayanlarda yüzde 25), pil ömrü sorunları (veri paylaşanlarda yüzde 41, paylaşmayanlarda yüzde 17), kullanıcı isteği dışında arka planda çalışan uygulamalar (veri paylaşanlarda yüzde 19, paylaşmayanlarda yüzde 6) ve zararlı yazılım bulaşması (veri paylaşanlarda yüzde 14, paylaşmayanlarda yüzde 4) görülüyor. Bu bulgular, veri paylaşımı ve cihazlar özelinde yaşanan sıkıntılar arasında güçlü bir ilişki olduğunu ortaya koyarken, veri paylaşan kullanıcıların dijital yaşamlarında sıkıntıyla karşılaşma olasılığının daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Yapılan araştırmaya göre cihazlarını başkalarına emanet eden, örneğin akıllı telefonlarını bir süreliğine bir başkasına veren, halka açık bir yerde telefonlarını kilitlemeden bırakan veya PIN kodlarını başkalarıyla paylaşan kullanıcılar için de benzer bir durum söz konusu. Telefonlarını başkalarıyla paylaşan kullanıcıların yarısından fazlası (yüzde 65), bunu yapmayanların yüzde 34’ün kıyasla, akıllı telefonları özelinde veri kaybettiklerini ifade ediyor.
Kaspersky Lab Tüketici İşleri Birimi Başkanı Andrei Mochola, “Araştırmamıza göre insanlar verilerini dijital ortamlarda aşırı bir şekilde paylaştığında, veri kaybetme ve sorunlarla karşılaşma olasılıkları artıyor” diyor ve şöyle devam ediyor: “İnsanlar cihazlarını başkalarıyla paylaştığında veya yabancıların erişimine sunduğunda ise bu sorun daha da ciddileşiyor. Sevdikleri, değerli verilerini çevrimiçi dünyada başkalarıyla paylaşmayı bırakmalarını bekleyemeyiz elbette, bu dijital dünyanın gerektirdiği bir şey, fakat bu durumda insanların verilerini ve cihazlarını bekleyen potansiyel tehlikelerden haberdar olması gerekiyor. Herkesi ihtiyaçlarına uygun bir korunma çözümü seçmeye teşvik ediyoruz. Bu şekilde, karmaşık ve hedefli tehditler tespit edilebilir ve kullanıcılar da verilerinin ve cihazlarının görebileceği potansiyel zarar en aza indirebilir. Böylece online dünyanın sunduklarından gönül rahatlığıyla faydalanabilirler.”
Değerli anıları ve diğer tüm önemli verileri güvende tutmak için Kaspersky Total Security gibi, PC, Mac, iPhone ve Android’de kullanılabilecek ödüllü çözümler mevcut. Yedekleme ve Şifreleme gibi özellikleriyle kullanıcıların verilerini koruyan bu çözüm, Antimalware Protection, Software Cleaner ve Application Manager özellikleriyle de cihazların mümkün olan en iyi şekilde çalışmasına yardımcı oluyor.
My Precious Data: Stranger Danger adlı rapor, araştırma şirketi Toluna ve Kaspersky Lab tarafından Ocak 2017’de yürütülen çevrimiçi bir anketi temel alıyor. Ankette, 17 ülkeden, 16 yaş üzeri 16250 internet kullanıcısının davranışları değerlendirildi.