“Uluslararası Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Günü” dolayısıyla düzenlenen küresel etkinlikte konuşan Koç Holding Dış ilişkiler ve Kurumsal İletişim Direktörü Oya Ünlü Kızıl, kadınların yönettiği teknoloji girişimlerine yönelik yeni bir destek programını hayata geçirdiklerini açıkladı.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin Nesiller Boyu Eşitlik Forumu kapsamında faaliyetlerini sürdüren Teknoloji ve İnovasyonda Eylem Grubu, 11 Şubat Uluslararası Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Günü dolayısıyla çevrimiçi bir etkinlik düzenledi.
Cartier Kadın İnisiyatifi Küresel Program Direktörü Wingee Sampaio’nun moderatörlüğünü yaptığı panelin özel sektör ve kamu arasındaki diyalog bölümüne; Koç Holding Dış İlişkiler ve Kurumsal İletişim Direktörü Oya Ünlü Kızıl ile Finlandiya Endüstriyel Ortaklık Fonu Finnfund’ın Etki ve Sürdürülebilirlik Direktörü Kaisa Alavuotunki katıldı. Panelde, STEM (Fen, Teknoloji, Mühendislik, Matematik) eğitimi almaktan, teknoloji ve inovasyon alanlarında çalışmaya, girişimci olmaya ve liderlik üstlenmeye kadar her aşamada kadınların ve kız çocuklarının karşılaştığı engeller ve çıktıkları yolda devam etmeleri için atılması gereken adımlar konuşuldu.
“İlerleme kaydetmeye yönelik tüm çabalara rağmen kadınlar hala zorluklar ve engellerle karşılaşıyor. STEM eğitimi alan kız çocukları ve kadınlar; kariyerlerine STEM alanında devam edenler, liderlik pozisyonlarına gelenler ve hatta bu alanda kendi işlerini kuranlar… Yükselen her bir basamakta kadın sayısı daha da azalıyor” diyen Oya Ünlü Kızıl, özel sektörün bu konuda oynadığı kilit rolü 3 başlıkta şöyle anlattı: “İlk olarak, kurum kültürü son derece önem taşıyor. Türkiye’nin en büyük şirketler Topluluğu olarak, enerji, otomotiv, dayanıklı tüketim ve finans gibi toplumsal cinsiyete dayalı kalıp yargıların yer aldığı erkek egemen sektörlerde faaliyet gösteriyoruz. Dolayısıyla kalıp yargıları hedef almak bizim için her zaman çok önemli oldu. Çalışma arkadaşlarımız, bayilerimiz ve tedarikçilerimize yönelik geliştirdiğimiz toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri ile bugüne kadar 100 binden fazla kişiye ulaştık, kurum kültürünün eşitlikçi bir yapıya kavuşması için birçok faaliyeti aynı anda hayata geçirdik. Bununla birlikte, ekosistemimizdeki kadınların güçlenmesi amacıyla destek mekanizmalarına yatırım yapıyor, mühendislik ve teknoloji alanlarında çalışan kadınlara yönelik mentörlük programlarını hayata geçiriyoruz.”
Bu alanda hedef belirlemenin önemine dikkat çeken Oya Ünlü Kızıl, sözlerine şöyle devam etti:
“Geçtiğimiz yıl başlayan Nesiller Boyu Eşitlik Forumu yolculuğumuz doğrultusunda, farklı sektörlerin ihtiyaçlarına, iç ve dış paydaşlara yönelik özgün hedefler üzerinde çalıştık. Kurum içinde, şirketlerimizin STEM alanlarında çalışan kadın oranlarına baktık. Sorunları tanımlamak ve bu oranları artırmak üzere yeni stratejiler geliştirdik. Önümüzdeki günlerde Topluluk Şirketlerimiz ile birlikte kadınların ve kız çocuklarının, inovasyon ve teknoloji alanında güçlenmesi için ölçülebilir ve rakamsal hedefler ile kapsayıcı şekilde taahhütlerde bulunmaya hazırlanıyoruz. Eşzamanlı olarak Topluluk içi belirlediğimiz hedefler ve kapsamlı toplumsal programlar ile bütüncül bir yaklaşımla ilerliyor; sivil toplum ve kamu kuruluşları ile birlikte çalışarak özel programlar tasarlıyoruz. Bu programlar ile kız çocuklarına ve kadınlara ulaşarak onları bilim, teknoloji ve inovasyon alanındaki yolculuklarında cesaretlendirmeyi ve desteklemeyi hedefliyoruz.”
Özel sektör ve kamu iş birliğinin bilimde kadın ve kız çocuklarına nasıl yeni fırsatlar yaratabileceğinin sorulması üzerine Oya Ünlü Kızıl şöyle yanıt verdi:
“Son 15 yıl Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte mesleki eğitimin önemine yönelik Meslek Lisesi Memleket Meselesidir diyerek savunuculuk yaptık. Son olarak, kız ve erkek çocuklarının 21’inci yüzyıl becerilerine sahip olması amacıyla kapsamlı bir programı hayata geçirdik. Farklı şehirlerde 17 laboratuvar açtık, 3.500 kız çocuğuna burs verdik, sektör liderleri ile mentörlük programları düzenledik ve öğrencilerin yüzde 75’inden fazlasını staj programlarımıza kaydettik. Teknik mesleklerde toplumsal cinsiyete dayalı kalıp yargıların ortadan kaldırılmasının önemine dikkat çektik ve kız çocuklarını STEM alanlarını seçerek teknisyen olmaları için motive ettik.”